Translation of "Kardeşi" in German

Kardeşi gibi değil.

Er ist nicht wie sein Bruder.

Hangi kardeşi gördün?

Welchen Bruder hast du gesehen?

- Bu, Pierrot'un kız kardeşi.
- O, Pierrot'nun kız kardeşi.

- Das ist die Schwester von Pierrot.
- Das ist Pierrots Schwester.

- Onun hiç kardeşi yok.
- Onun hiç erkek kardeşi ya da kız kardeşi yok.

Sie hat keine Geschwister.

- Seiko'nun hiç kız kardeşi yok.
- Seiko'nun kız kardeşi yok.

Seiko hat keine Schwestern.

Onun hiç kardeşi yok.

Sie hat keine Geschwister.

Tom'un 12 kardeşi var.

Tom hat zwölf Geschwister.

Kardeşi ondan daha sabırlıdır.

Sein Bruder ist geduldiger als er.

Onun erkek kardeşi yok.

Sie hat keine Brüder.

Üç erkek kardeşi vardır.

Er hat drei Brüder.

Erkek kardeşi ona baktı.

Ihr Bruder sah sie an.

Tom onun erkek kardeşi.

Tom ist ihr Bruder.

Onun erkek kardeşi yoktu.

Sie hatte keinen Bruder.

Tom'un hiç kardeşi yok.

Tom hat keine Geschwister.

Tom'un erkek kardeşi olmalısın.

- Du musst Toms Bruder sein.
- Sie müssen Toms Bruder sein.

Tom'un erkek kardeşi misin?

Bist du Toms Bruder?

Juan'ın erkek kardeşi yok.

Juan hat keinen Bruder.

Mary Tom'un kız kardeşi.

- Mary ist Toms Schwester.
- Maria ist die Schwester von Tom.
- Mary ist die Schwester von Tom.

O, Tom'un kız kardeşi.

Das ist Toms Schwester.

Bu, Tom'un kız kardeşi.

Das ist Toms Schwester.

Tom annemin erkek kardeşi.

Tom ist der Bruder meiner Mutter.

Hiçbirimizin erkek kardeşi yok.

Keiner von uns hat Brüder.

Marie'nin kız kardeşi Berlinlidir.

Marias Schwester ist Berlinerin.

Tom'un iki kardeşi var.

Tom hat zwei Geschwister.

Küçük kız kardeşi evli.

Seine kleine Schwester ist verheiratet.

- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşar.
- Onun kız kardeşi İskoçya'da yaşıyor.

Ihre Schwester lebt in Schottland.

- Onun kız kardeşi genç görünüyor.
- Onun kız kardeşi gence benziyor.

Ihre Schwester sieht jung aus.

- Onun üç tane erkek kardeşi var.
- Üç erkek kardeşi vardır.

Er hat drei Brüder.

O evli değil ve kız kardeşi veya erkek kardeşi yok.

Er ist unverheiratet und hat keine Geschwister.

- O, onu kız kardeşi için yaptı.
- Onu kız kardeşi için yaptı.

Er tat es für seine Schwester.

- Dolores'in dört kız kardeşi var.
- Dolores'in dört tane kız kardeşi var.

Dolores hat vier Schwestern.

- Küçük kardeşi ünlü bir futbolcu.
- Küçük erkek kardeşi ünlü bir futbolcudur.

Ihr kleiner Bruder ist ein berühmter Fußballspieler.

Erkek kardeşi kadar uzun değildir.

Er ist nicht so groß wie sein Bruder.

O, kız kardeşi kadar hoştur.

Sie ist genauso hübsch wie ihre Schwester.

Tam kız kardeşi kadar çekicidir.

Sie ist ebenso bezaubernd wie ihre Schwester.

Erkek kardeşi Kensaku şimdi Brezilya'dadır.

Ihr Bruder Kensaku ist jetzt in Brasilien.

Onun erkek kardeşi çok çalışır.

Sein Bruder studiert sehr fleißig.

Onun iki kız kardeşi var.

Sie hat zwei Schwestern.

Onun bir kız kardeşi yok.

Er hat keine Schwester.

Dolores'in dört kız kardeşi var.

Dolores hat vier Schwestern.

Onun kardeşi bana göre kötüydü.

Sein Bruder war gemein zu mir.

Annemin dört erkek kardeşi var.

Meine Mutter hat vier Brüder.

Babamın erkek kardeşi benim amcamdır.

Der Bruder meines Vaters ist mein Onkel.

Annemin kız kardeşi benim teyzemdir.

Die Schwester meiner Mutter ist meine Tante.

Kendi erkek kardeşi tarafından öldürüldü.

Er wurde von seinem eigenen Bruder ermordet.

Shinko'nun erkek kardeşi sekiz yaşındadır.

Shinkos Bruder ist acht.

Ann'in hiç kız kardeşi yok.

Anne hat keine Schwester.

Tom'un üç kız kardeşi var.

Tom hat drei Schwestern.

Tom Mary'nin ikiz erkek kardeşi.

Tom ist Marias Zwillingsbruder.

Tom erkek kardeşi gibi değil.

Tom ist nicht wie sein Bruder.

Tom'un bir erkek kardeşi var.

Tom hat einen Bruder.

O erkek kardeşi gibi görünüyor.

Er sieht aus wie sein Bruder.

Tom'un hiç kız kardeşi yok.

Tom hat keine Schwestern.

Tom'un bir kız kardeşi var.

Tom hat eine Schwester.

Onun erkek kardeşi muhtemelen kaçırıldı.

Ihr Bruder ist vermutlich entführt worden.

Onun kız kardeşi genç görünüyor.

Seine Schwester sieht jung aus.

O, kız kardeşi Mary'yi aradı.

Er rief seine Schwester Maria.

Tom'un bir erkek kardeşi yok.

Tom hat keinen Bruder.

Tom kurbanlardan birinin erkek kardeşi.

Tom ist der Bruder eines der Opfer.

Sen Tom'un kız kardeşi olmalısın.

Du musst Toms Schwester sein.

Tom, Mary'nin erkek kardeşi değil.

Tom ist nicht Marias Bruder.

Gerçekten Tom'un erkek kardeşi misin?

Bist du wirklich Toms Bruder?

Tom Mary'nin üvey erkek kardeşi.

Tom ist Marys Halbbruder.

Tom John'un küçük erkek kardeşi.

Tom ist Johns jüngerer Bruder.

O Tom'un erkek kardeşi olmalı.

Er muss Toms Bruder sein.

Lucia'nın bir erkek kardeşi yok.

Lucia hat keinen Bruder.

Ana'nın bir kız kardeşi yok.

Ana hat keine Schwester.

Juanito'nun dört kız kardeşi var.

Juanito hat vier Schwestern.

Maria'nın dört erkek kardeşi var.

Maria hat vier Brüder.

Ann'in bir kız kardeşi yok.

- Ann hat keine Schwester.
- Anne hat keine Schwester.

Annemin iki erkek kardeşi var.

Meine Mutter hat zwei Brüder.

Onun hiç erkek kardeşi yok.

Sie hat keine Geschwister.

Tom'un üç erkek kardeşi var.

Tom hat drei Brüder.

Tom'un bir kız kardeşi yok.

Tom hat keine Schwester.

Onların kaç kız kardeşi var?

Wie viele Schwestern haben sie?

Joan kız kardeşi kadar çekici.

- Johanna ist ebenso bezaubernd wie ihre Schwester.
- Johanna ist genauso liebreizend wie ihre Schwester.

Tom'un üç küçük kardeşi var.

Tom hat drei jüngere Brüder.

Tom, John'un erkek kardeşi olmalı.

Tom muss Johns Bruder sein.

Tom'un erkek kardeşi değil misin?

Bist du nicht Toms Bruder?

Tom'un erkek kardeşi bir doktordur.

Toms Bruder ist Arzt.

Tom'un hiç kardeşi var mı?

Hat Tom Geschwister?

- Tom'un hiç erkek kardeş veya kız kardeşi yoktur.
- Tom'un hiç kardeşi yoktur.

- Tom hat keine Geschwister.
- Tom hat weder Brüder noch Schwestern.

Onun kız kardeşi için kanını verdi.

Er gab sein Blut, um seiner Schwester zu helfen.

Onun kız kardeşi bir doktor oldu.

Seine Schwester wurde Ärztin.

Erkek kardeşi bir ticaret şirketinde çalışır.

Sein Bruder arbeitet in einem Handelsunternehmen.

Onun erkek kardeşi geçen ay öldü.

- Sein Bruder ist letzten Monat verschieden.
- Sein Bruder ist letzten Monat gestorben.

Onun erkek kardeşi okula otobüsle gider.

Sein Bruder fährt mit dem Bus zur Schule.

Tom'un Boston'da bir kız kardeşi var.

Tom hat eine Schwester in Boston.

O sırada kız kardeşi ile oynuyordu.

Zu dieser Zeit spielte sie mit ihrer Schwester.

O, erkek kardeşi ile gurur duyuyordu.

Er war stolz auf seinen Bruder.