Translation of "Orası" in French

0.013 sec.

Examples of using "Orası" in a sentence and their french translations:

Gideceğimiz yer orası.

C'est là que nous irons.

Orası kurtlar sofrası.

C'est un monde de requins.

- Orası kuş uçmaz, kervan geçmez bir yer.
- Ücra bir yer orası.
- Issız bir yer orası.

Cet endroit est au milieu de nulle part.

Orası saygın bir mağazadır.

C'est un magasin honorable.

Orası 223-1374 mü?

Suis-je bien au 223-1374 ?

Orası Rio de Janeiro!

C'est Rio de Janeiro !

Orası buradan uzak mı?

C'est loin d'ici ?

Ve orası CBP'nin oğlundan ayırdığı

C'est là aussi qu'un jour, en septembre 2018,

Sizin düşüncenize katılamadığım yer orası.

C'est là que je ne suis pas d'accord avec toi.

Orası annenizin çalıştığı yer mi?

Est-ce là que votre mère travaille ?

Montrose, Colorado'ya gittik. Orası, ebeveynleri tarafından

nous sommes allés à Montrose, Colorado.

- O, Tom'un dairesi.
- Orası Tom'un dairesi.

C'est l'appartement de Tom.

Orası, pikniğimiz için mükemmel bir yerdir.

C'est un endroit parfait pour notre pique-nique.

Orası Ruth Williams'ın siyahi aktörleri eğittiği bir yer.

C'est aussi un lieu où Ruth Williams a enseigné à de nombreux acteurs noirs.

- O bizim beyzbol sahamızdır.
- Orası bizim beyzbol sahamız.

C'est notre terrain de baseball.

Orası uzak mı? (O dediğin yer uzak mıdır?)

C’est loin ?

- O bir sınıf değil.
- Orası bir sınıf değil.

Ce n'est pas une salle de classe.

"Keyif" aldım derken, ki orası için tuhaf bir kelime,

Quand je dis « apprécié », c'est un mot étrange,

- Yazın bile hava orada soğuktur.
- Orası yazın bile soğuktur.

- Il fait froid là-bas, même l'été.
- Il fait froid, là-bas, même en été !
- Il y fait froid, même en été !

Geleceğini düzenleyin çünkü geriye kalan yaşamınızı geçireceğiniz yer orası.

Aménagez votre avenir, car c'est là que vous allez passer le reste de votre vie.

Doğada gücünüze ihtiyaç duyduğunuz bir yer varsa orası kesinlikle ormandır.

S'il y a bien un endroit où on a besoin d'être en forme, c'est dans la jungle.

Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.

Mais il y fait 20 degrés de plus que dans la grotte.

Ve kendimi ait olduğum yerin orası olduğu düşüncesiyle baş başa buldum

Je me suis mise à penser… c'est à ce monde que j'appartiens

Ama o dağlardan uzak durmak gerekir. Orası havanın en kötü olduğu yer olacaktır.

mais on veut les éviter. C'est là que le temps sera le pire.