Translation of "Uzatıp" in English

0.003 sec.

Examples of using "Uzatıp" in a sentence and their english translations:

Tom ziyaretini uzatıp bıktırmak istemiyor.

Tom doesn't want to wear out his welcome.

- Konukların birçoğu fazla kalıp tadını kaçırdı.
- Misafirlerin çoğu ziyareti uzatıp bıktırdı.

Many of the guests overstayed their welcome.