Translation of "Uyan" in English

Uyan!

- Get up!
- Get up.

- Kalk!
- Uyan!

- Wake up!
- Wake up.

Uyan Tom.

- Wake up Tom.
- Wake Tom up.

Uyan, Tom.

- Wake up, Tom.
- Wake up, Tom!

Tom, uyan.

- Tom, wake up.
- Wake up, Tom!

Hey, uyan!

Hey, wake up!

Uyan, lütfen.

Wake up, please.

Uyan, tembel!

Wake up, sleepy-head!

Uyan. Yarı uykulusun.

Wake up. You're half asleep.

Tom, uyan. Benim.

Tom, wake up. It's me.

Mary, uyan. Benim.

Mary, wake up. It's me.

Uyan şimdi uyan, arkadaş arkadaşlarıyla, Adil'in insanlarının en iyileri.

Wake now wake, company of friends, all you best ones of Adil’s people.

Tom, uyan! Geç kalıyoruz!

Tom, wake up! We're late!

Uyan ve kahveyi kokla.

Wake up and smell the coffee.

Çakı gibi uyan, Tom.

Rise and shine, Tom.

Uyan ve gülleri kokla.

Wake up and smell the roses.

Böylece sadece resme uyan bilgileri

so that we can see and hear

Lütfen yarın sabah altıda uyan.

Please wake up at 6:00 tomorrow morning.

Şimdi uyanma zamanı. Tom uyan!

It's time to wake up now. Tom, wake up!

Uyan, Tom. Seninle konuşmak zorundayım.

Wake up, Tom. I've got to talk to you.

Uyan ve daha özenli ol!

Wake up and be more attentive!

Bundan benim ölçüme uyan varmı?

Do you have this in my size?

Hiç uyan ayakkabı buldun mu?

Did you find any shoes that fit?

öğrenmeye uyan tek bir yaklaşım yok.

is that there is no one-size-fits-all approach to learning.

Güneşin doğuşu genelde insanlara uyan işaretidir

The sunrise is usually people's signal to get up,

Tom'un uyan ayakkabıları almada sorunu var.

Tom has trouble buying shoes that fit.

O mağazada bana uyan şapka yoktu.

There were no hats in that store that fit me.

Senin yorgun olduğunu biliyorum ama uyan!

I know you're tired, but wake up!

Bana uyan herhangi bir ayakkabı bulamadım.

I couldn't find any shoes that fit me.

Uyan ve gününe bir gülümsemeyle başla.

Get up and start your day with a smile.

Polis bu tanıma uyan bir kamyon buldu.

The police found a truck matching that description.

Sonunda bu tanımlamaya uyan bir adam bulduk.

We finally found a man who fits this description.

Her-şeye-uyan-tek-bir-çözüm olduğunu söylemiyorum;

and I'm not saying that there's one-solution-fits-all,

İslama uyan bir kişi bir müslüman olarak bilinir.

A person who follows Islam is known as a Muslim.

Kahverengi tek parça elbiseme uyan bir şapka arıyorum.

I'm looking for a hat that matches my brown one piece dress.

- Tom yasalara uyan bir vatandaştır.
- Tom kanunlara saygılı bir yurttaş.

Tom is a law-abiding citizen.

Lütfen bana yeni elbiseme uyan bir kazak seçmemde yardımcı ol.

Please help me pick out a sweater which matches my new dress.

Ne zaman uyan bir çift bulabilirse, Tom yeni ayakkabılar alır.

Tom buys new shoes whenever he can find a pair that fit.

Tom yeni bilgisayar masasına uyan yeni bir döner sandalye satın aldı.

Tom bought a new swivel chair to go with his new computer desk.