Translation of "Mary'den" in English

- Tom, Mary'den haber almadı.
- Tom, Mary'den işitmedi.

Tom hasn't heard from Mary.

- Tom, Mary'den kaçınmaktadır.
- Tom, Mary'den uzak duruyor.

Tom has been avoiding Mary.

Tom, Mary'den korkuyordu.

Tom was afraid of Mary.

Tom, Mary'den korkmuyor.

Tom isn't afraid of Mary.

Tom, Mary'den kaçtı.

Tom ran away from Mary.

Tom'a Mary'den bahsetmeliydim.

- I should've told Tom about Mary.
- I should have told Tom about Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmıyordu.

Tom didn't like Mary.

Tom, Mary'den çekindi.

Tom avoided Mary.

Ben Mary'den etkilendim.

I'm attracted to Mary.

Tom'a Mary'den bahsettim.

I told Tom about Mary.

Tom, Mary'den uzaklaştı.

Tom moved away from Mary.

Tom, Mary'den saklanıyor.

Tom is hiding from Mary.

Tom, Mary'den etkilendi.

- Tom was attracted to Mary.
- Tom was impressed by Mary.

Tom, Mary'den usanmış.

Tom is fed up with Mary.

Tom, Mary'den korkuyor.

Tom is afraid of Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmıyor.

Tom doesn't like Mary.

Tom, Mary'den vazgeçemiyor.

Tom can't turn Mary down.

Tom, Mary'den korktu.

Tom became afraid of Mary.

Tom, Mary'den ayrılmadı.

Tom didn't break up with Mary.

Tom, Mary'den bıkmıştı.

Tom was fed up with Mary.

Tom, Mary'den kaçınıyor.

Tom is avoiding Mary.

Tom, Mary'den hoşlanır.

Tom does like Mary.

- Tom Mary'den daha zekidir.
- Tom Mary'den daha akıllı.

- Tom's smarter than Mary.
- Tom is smarter than Mary is.
- Tom is smarter than Mary.
- Tom is more intelligent than Mary.

- Tom, Mary'den nefret ediyor.
- Tom, Mary'den nefret eder.

Tom hates Mary.

- Tom Mary'den kaçmaya çalıştı.
- Tom Mary'den kurtulmaya çalıştı.

Tom tried to get away from Mary.

- Mary'den daha iyi yüzüyor.
- Mary'den daha iyi yüzer.
- O, Mary'den daha iyi yüzer.

She swims better than Mary.

- Tom Mary'den daha uzundur.
- Tom, Mary'den daha uzun boyludur.
- Tom, Mary'den daha uzundur.

Tom is taller than Mary.

- Tom Mary'den bebeği zorla aldı.
- Tom Mary'den bebeği kaptı.

Tom snatched the doll away from Mary.

- Tom, Mary'den kaçınmaya çalışıyor.
- Tom, Mary'den uzak durmaya çalışıyor.

Tom has been trying to avoid Mary.

- Tom, Mary'den daha kısadır.
- Tom Mary'den daha kısa boylu.

- Tom is shorter than Mary.
- Tom is shorter than Mary is.

- Tom'un Mary'den özür dilemesi gerekiyor.
- Tom Mary'den özür dilemeli.

Tom needs to apologize to Mary.

Tom, Mary'den daha küçüktür ama Mary'den daha hızlı koşar.

Tom is smaller than Mary, but he runs faster than she does.

Tom Mary'den epeyce yaşlı.

Tom is quite a bit older than Mary.

Tom, Mary'den nefret ediyor.

- Tom hates Mary.
- Tom detests Mary.

Tom asla Mary'den vazgeçmeyecek.

Tom will never give up on Mary.

Tom, Mary'den korkuyor bile.

Tom is even scared of Mary.

Tom Mary'den söz etmedi.

Tom didn't mention Mary.

Tom gözlerini Mary'den alamadı.

- Tom couldn't take his eyes off of Mary.
- Tom could not take his eyes off of Mary.

Tom'un Mary'den bahsetmediğine inanamıyorum.

- I can't believe Tom didn't tell us about Mary.
- I can't believe that Tom didn't tell us about Mary.

Tom gözlerini Mary'den ayıramıyor.

- Tom can't keep his eyes off Mary.
- Tom can't stop looking at Mary.

Tom, Mary'den tavsiye istedi.

Tom wanted advice from Mary.

Tom Mary'den ayrılmak istemiyor.

Tom doesn't want to leave Mary.

Tom Mary'den stenografi öğrendi.

Tom learned shorthand from Mary.

Tom Mary'den iyi yüzer.

- Tom swims better than Mary.
- Tom swims better than Mary does.

Mary'den özür dilemen gerekir.

You should apologise to Mary.

Tom Mary'den nefret etmiyor.

Tom doesn't hate Mary.

Tom, Mary'den daha genç.

Tom is younger than Mary.

Tom Mary'den uzakta görünüyordu.

Tom looked away from Mary.

Tom ve Mary'den hoşlanmıyorum.

I don't like Tom and Mary.

Tom'a Mary'den bahsetmeyi unuttum.

I forgot to tell Tom about Mary.

Tom'u Mary'den korumak zorundaydım.

I had to protect Tom from Mary.

Tom'un Mary'den bahsetmemesine şaşırdım.

- I'm surprised Tom didn't mention Mary.
- I'm surprised that Tom didn't mention Mary.

Tom'un Mary'den hoşlanacağını biliyordum.

- I knew Tom would like Mary.
- I knew that Tom would like Mary.

Tom bugün Mary'den ayrıldı.

Tom broke up with Mary today.

Sanırım Tom, Mary'den saklıyor.

- I think Tom is hiding from Mary.
- I think that Tom is hiding from Mary.

Tom'a Mary'den bahsettin mi?

Did you tell Tom about Mary?

Tom'un Mary'den hoşlanmadığına eminim.

- I'm sure that Tom doesn't like Mary.
- I'm sure Tom doesn't like Mary.

Tom, Mary'den hiç hoşlanmadı.

Tom has never liked Mary.

Tom Mary'den sonra çıktı.

Tom took out after Mary.

Kesinlikle Mary'den daha güzelsin.

You're definitely prettier than Mary.

Tom öfkesini Mary'den gizledi.

Tom concealed his anger from Mary.

Tom Mary'den kitabı kaptı.

Tom grabbed the book from Mary.

O, Mary'den daha uzun.

She is taller than Mary.

Tom içkiyi Mary'den uzaklaştırdı.

Tom took the drink away from Mary.

Tom, Mary'den klamidya kaptı.

Tom caught chlamydia from Mary.

Tom Mary'den daha zeki.

- Tom is smarter than Mary is.
- Tom is smarter than Mary.

Tom Mary'den daha ağır.

- Tom weighs more than Mary does.
- Tom weighs more than Mary.

Tom, Mary'den daha meşguldür.

Tom is busier than Mary.

O adam Mary'den uzun.

That man is taller than Mary.

Tom ve Mary'den usandım.

I've had enough of Tom and Mary.

Tom, Mary'den hoşlanmadığını söyledi.

- Tom said he didn't like Mary.
- Tom said that he didn't like Mary.

Tom kesinlikle Mary'den hoşlanmaz.

Tom definitely doesn't like Mary.

Sen Mary'den daha sevimlisin.

You're cuter than Mary.

Tom Mary'den hızlı mı?

Is Tom faster than Mary?

Tom Mary'den zengin mi?

Is Tom richer than Mary?

Tom Mary'den uzun mu?

Is Tom taller than Mary?

Tom Mary'den daha komik.

Tom is funnier than Mary.

Tom, Mary'den nefret etmiyordu.

Tom didn't hate Mary.

Tom bıçağı Mary'den uzaklaştırdı.

Tom took the knife away from Mary.

Tom Mary'den numarasını istedi.

Tom asked Mary for her number.

Tom telefonu Mary'den aldı.

Tom took the phone from Mary.

Tom bıçağı Mary'den aldı.

Tom took the knife from Mary.

Tom anahtarları Mary'den aldı.

Tom took the keys from Mary.

Tom Mary'den rehberlik istedi.

Tom asked Mary for guidance.

Tom Mary'den daha zengin.

Tom is richer than Mary.

Tom Mary'den daha popüler.

Tom is more popular than Mary.

Tom makası Mary'den aldı.

Tom took the scissors away from Mary.

Tom çekici Mary'den aldı.

Tom took the hammer away from Mary.