Translation of "Kullanabilirsin" in English

0.097 sec.

Examples of using "Kullanabilirsin" in a sentence and their english translations:

- Benim telefonumu kullanabilirsin.
- Telefonumu kullanabilirsin.

You can use my phone.

- Benim kalemimi kullanabilirsin.
- Kalemimi kullanabilirsin.

You can use my pen.

- Benim masamı kullanabilirsin.
- Masamı kullanabilirsin.

You can use my desk.

Yatımı kullanabilirsin.

You are welcome to the use of my yacht.

Bunu kullanabilirsin.

You can handle this.

Ofisimi kullanabilirsin.

You can use my office.

Arabamı kullanabilirsin.

You can use my car.

Daktilomu kullanabilirsin.

You may use my typewriter.

Bisikletimi kullanabilirsin.

You can use my bicycle.

Bugün arabamı kullanabilirsin.

You can use my car today.

Onun kütüphanesini kullanabilirsin.

You may use his library.

Bu arabayı kullanabilirsin.

You may use this car.

İstiyorsan bilgisayarımı kullanabilirsin.

You can use my computer if you want.

Yardımımı kullanabilirsin, Tom.

You could use my help, Tom.

İstersen daktilomu kullanabilirsin.

You may use my typewriter if you want to.

İstiyorsan arabamı kullanabilirsin.

If you want to, you can use my car.

Mektupla oy kullanabilirsin.

You can vote by absentee ballot.

İstersen masamı kullanabilirsin.

You can use my desk if you want.

Bu odayı kullanabilirsin.

- You are free to use this room.
- You're free to use this room.

İstersen benimkini kullanabilirsin.

- You may use mine if you want to.
- You may use mine if you want.

Benim şemsiyemi kullanabilirsin.

You can use my umbrella.

İstersen şemsiyemi kullanabilirsin.

You can use my umbrella if you want.

İstersen kalemimi kullanabilirsin.

You may use my pencil if you like.

Dikkatli süreceksen arabamı kullanabilirsin.

You can use my car if you drive carefully.

Otelin yüzme havuzunu kullanabilirsin.

You are allowed to use the hotel's swimming pool.

- Yardımımdan yararlanabilirsin.
- Yardımımı kullanabilirsin.

You can use my help.

Eğer istersen arabamı kullanabilirsin.

You can use my car, if you want to.

Sen benim arabamı kullanabilirsin.

You may use my car.

Sen benim kalemimi kullanabilirsin.

You may use my pen.

Eğer istersen, masamı kullanabilirsin.

You can use my desk if you want.

İstersen, benim masamı kullanabilirsin.

If you'd like, you may use my desk.

Benden önce banyoyu kullanabilirsin.

You can use the bath before me.

Vinç kullanabilirsin, değil mi?

You can operate a crane, can't you?

Sözlüğümü her zaman kullanabilirsin.

You may always use my dictionary.

İstediğin zaman daktilomu kullanabilirsin.

You may use my typewriter at any time.

Onu istediğin zaman kullanabilirsin.

You can use it anytime.

İstediğin zaman onu kullanabilirsin.

You may use it any time.

Sen benim sözlüğümü kullanabilirsin.

- You may use my dictionary.
- You can use my dictionary.

Eğer istiyorsan arabamı kullanabilirsin.

You can use my car if you like.

Dünyadaki otellerin çoğunda İngilizce kullanabilirsin.

- You can use English at most hotels anywhere in the world.
- You can use English at most hotels around the world.

Sen benim yeni arabamı kullanabilirsin.

You may use my new car.

Bu sözlüklerin herhangi birini kullanabilirsin.

You may use either of the dictionaries.

İstediğin zaman dolma kalemimi kullanabilirsin.

You may use my pen at any time.

Herhangi bir zamanda arabamı kullanabilirsin.

You may use my car at any time.

Kullanmadığım herhangi bir kalemi kullanabilirsin.

You can use whichever pen I'm not using.

Eğer istiyorsan benim masamı kullanabilirsin.

If you want, you can use my table.

Kelime işlemciyi istediğin zaman kullanabilirsin.

You can use the word processor anytime.

İstediğin zaman bu bilgisayarı kullanabilirsin.

You can use this computer any time.

- Bunu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir kez kullanabilirsin.
- Onu yalnızca bir sefere mahsus kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsin.
- Sadece bir kez kullanabilirsiniz.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsin.
- Bunu sadece bir kez kullanabilirsiniz.

You can only use it once.

Bunu bir kağıt ağırlığı olarak kullanabilirsin.

You can use it as a paperweight.

Onu dikkatli sürdüğün sürece arabamı kullanabilirsin.

You can use my car as long as you drive it carefully.

Yıldızlara bakmak için bir teleskop kullanabilirsin.

You can use a telescope to look at the stars.

Bu sınav için bir sözlük kullanabilirsin.

You can use a dictionary for this exam.

- Onun kütüphanesini kullanabilirsin.
- Onun kütüphanesini kullanabilirsiniz.

You may use her library.

Her zaman biraz fazla nakit kullanabilirsin.

You can always use some extra cash.

- Bu arabayı kullanabilirsin.
- Bu arabayı kullanmakta özgürsün.

- You are free to use this car.
- You're free to use this car.

"Ben bu kalemi kullanabilir miyim?" "Evet, kullanabilirsin."

"May I use this pencil?" "Yes, you may."

Yeni bir takım elbise kullanabilirsin gibi görünüyor.

It looks like you could use a new suit.

Temiz tuttuğun sürece kitabı istediğin kadar kullanabilirsin.

You can use the book as long as you keep it clean.

Bu bisikleti istediğin kadar uzun süre kullanabilirsin.

You may use this bicycle for as long as you like.

Artık sınavı geçtiğine göre, kendi başına araba kullanabilirsin.

Now that you have passed your test, you can drive on your own.

Sertleştikten sonra, çiçeklerini muhafaza etmen için yeni vazonu kullanabilirsin.

After hardening, you can use your new vase to hold flowers.

Sadece felsefede dairesel bir argüman kullanabilirsin ve bunun için övülürsün.

Only in philosophy can you use a circular argument and get praised for it.

- Kendini denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsin.
- Kendinizi denemek için Tatoeba'yı kullanabilirsiniz.

You can use Tatoeba to test yourself.

- Ne çeşit durumlar içinde kullanabilirsin?
- Ne tür durumlarda onu kullanırsın?

In what kinds of situations would you use it?

- Berberice yazmak için Tifinag alfabesini kullanabilirsin.
- Berberice yazmak için Tifinag alfabesini kullanabilirsiniz.

You can use Tifinagh alphabet to write in the Tamazight language.

- Bu projeyi kullanabilir veya katkı yapabilirsin.
- Bu projeye katkı yapabilir veya kullanabilirsin.

You can use or contribute to this project.

Taze krema yerine, İtalyan lor peyniri ya da İtalyan krem peyniri kullanabilirsin.

Instead of fresh cream, you can use ricotta or mascarpone.

Bu bir dokunmatik ekran, onun üzerinde görüntülenen kontrolleri çalıştırmak için parmaklarını kullanabilirsin.

This is a touchscreen, so you can use your fingers to operate the controls which are displayed on it.

Yılan çukurunda aslında Ragnar gibi kaba sözcükler kullanabilirsin… bağlılık sözü ile Vöggr gibi

You can actually use vulgar words like Ragnar in the snake pit… you can play dirty tricks

- Bu yolda ne kadar hızlı araç kullanabilirsin?
- Bu yolda ne kadar hızlı sürebilirsin?

How fast can you drive on this road?

- Bu yolda yasal olarak ne kadar hızlı sürebilirsin?
- Bu yolda yasal olarak ne kadar hızla araç kullanabilirsin?

How fast can you legally drive on this road?