Translation of "Keşfetti" in English

0.012 sec.

Examples of using "Keşfetti" in a sentence and their english translations:

Amerika'yı keşfetti.

He discovered America.

- Columbus Amerikayı keşfetti.
- Kolomb, Amerika'yı keşfetti.

Columbus discovered America.

Radyumu kim keşfetti?

Who discovered radium?

Tom nasıl keşfetti?

How did Tom find out?

Mikolov şunu keşfetti.

Mikolov discovered this.

Tom gerçeği keşfetti.

Tom discovered the truth.

Amerika'yı kim keşfetti?

Who discovered America?

Brezilya'yı kim keşfetti?

Who discovered Brazil?

Leyla cesedi keşfetti.

Layla discovered the body.

Tom ne keşfetti?

- What did Tom find?
- What did Tom discover?

Sami cesetleri keşfetti.

Sami discovered the bodies.

Bu kurallara uyacağını keşfetti.

they would follow them.

Bunu acaba nasıl keşfetti?

how did he discover it?

Kristof Kolomb, Amerika'yı keşfetti.

- Columbus discovered America.
- Christopher Columbus discovered America.

Kutuyu nasıl açacağını keşfetti.

He discovered how to open the box.

Yeni bir yıldız keşfetti.

He discovered a new star.

O bir elmas keşfetti.

She discovered a diamond.

Polis karşı delili keşfetti.

The policeman discovered counterevidence.

O onu nasıl keşfetti?

How did he discover that?

Tom sonunda gerçeği keşfetti.

Tom finally discovered the truth.

Sami, Leyla'nın cesedini keşfetti.

Sami discovered Layla's body.

Sami kayıp parayı keşfetti.

Sami discovered the money missing.

Polis çalıntı mücevherleri keşfetti.

The police recovered the stolen jewels.

Osmanlı ordusunun ana unsurlarını keşfetti.

spotted the forward elements of the Ottoman army.

O eve gittiğinde hırsızlığı keşfetti.

On arriving home, I discovered the burglary.

Sonunda onu nasıl yapacağını keşfetti.

He finally found out how to make it.

Dan bir boz ayı keşfetti.

Dan made a grizzly discovery.

Dan karısının vefasız olduğunu keşfetti.

Dan discovered that his wife had been unfaithful.

O, üç fizik kanununu keşfetti.

He discovered the three laws of physics.

Tom, Mary'nin sadakatsiz olduğunu keşfetti.

Tom discovered that Mary was unfaithful.

Girişte, itfaiye yanan evi keşfetti.

Upon arrival, the firefighters discovered the house in flames.

Kolomb 1492'de Amerika'yı keşfetti.

Columbus discovered America in 1492.

Bu adaları Kaptan Cook keşfetti.

Captain Cook discovered those islands.

Tycho yeni bir yıldız keşfetti.

Tycho discovered a new star.

Sami bütün parasının gittiğini keşfetti.

Sami discovered all his money was gone.

Tom, Mary'nin korkunç sırrını keşfetti.

Tom discovered Mary's terrible secret.

Tom uyandığında Mary'nin gözden kaybolduğunu keşfetti.

When Tom woke up, he found that Mary had disappeared.

Madenci değerli bir altın cebi keşfetti.

The miner discovered a valuable pocket of gold.

Dan, Linda'nın başka telefonu olduğunu keşfetti.

Dan discovered Linda had another phone.

Doktor onun göğsünde bir yumru keşfetti.

The doctor discovered a lump in her breast.

O yeni bir renkli dünya keşfetti.

She discovered a colourful new world.

Jane Goodall, şempanzelerin araçları kullanabildiklerini keşfetti.

Jane Goodall discovered that chimpanzees could use tools.

- Brezilya'yı kim keşfetti?
- Brezilya'yı kim keşfetmişti?

Who discovered Brazil?

Tom bodrum katında iki ceset keşfetti.

Tom discovered two dead bodies in his basement.

Tom yeni bir mercan türü keşfetti.

Tom discovered a new species of coral.

Sami karısının bir ilişkisi olduğunu keşfetti.

Sami discovered that his wife was having an affair.

Mary, Tom’un sekreteriyle bir ilişkisi olduğunu keşfetti.

Mary discovered that Tom was having an affair with his secretary.

Tom hayatın sırrını keşfetti ama bana anlatmayacak.

Tom discovered the secret of life, but he won't tell me.

Dan, Matt'in rüşvetçi bir polis olduğunu keşfetti.

Dan discovered that Matt was a corrupt cop.

Sami o evin bodrumunda insan kalıntıları keşfetti.

Sami discovered human remains in the basement of that house.

Dominik Cumhuriyeti'nin olduğunu söyleyebiliriz. keşfetti ve sömürmeye başladı

We could say that the Dominican Republic has discovered and is beginning to exploit its

Mary Tom'un gizlice yetenekli bir şarkıcı olduğunu keşfetti.

Mary discovered that Tom was secretly a talented singer.

NASA'nın Mars gezicisi bir nehir yatağının izlerini keşfetti.

NASA's Mars rover discovered traces of a river bed.

Satürn'ün uydusu Titan'ı Christiaan Huygens (1629-1695) keşfetti.

Christiaan Huygens (1629-1695) discovered Saturn’s moon, Titan.

Kanadalı bir genç bir kayıp Maya kentini keşfetti.

A Canadian teenager has discovered a lost Mayan city.

Tom sadece Mary'nin ne kadar saf olduğunu keşfetti.

Tom discovered just how gullible Mary was.

Leif Erikson, Kuzey Amerika'yı Kristof Kolomb'tan önce keşfetti.

Leif Erikson discovered North America before Christopher Columbus.

- Sami çalıştığı yeri keşfetti.
- Sami çalıştığı yeri buldu.

Sami found out where he worked.

Tom kısa süre sonra sorunun ne olduğunu keşfetti.

Tom soon discovered what the problem was.

Marika, benimle yeni bir dünya, yeni bir kültür keşfetti.

Marika discovered with me a new world, a new culture.

Tom yoldaki hayatın olacağını düşündüğü kadar kolay olmadığını keşfetti.

- Tom found out that life on the road wasn't as easy as he thought it would be.
- Tom discovered that life on the road wasn't as easy as he thought it would be.

Tom Mary'nin onun en iyi arkadaşıyla flört ettiğini keşfetti.

Tom discovered that Mary had dated his best friend.

Louis Pasteur mikropların en bulaşıcı hastalıklara neden olduklarını keşfetti.

Louis Pasteur discovered that germs cause most infectious diseases.

Jane Goodall şempanzelerin her şeyi yediklerini, vejetaryen olmadıklarını keşfetti.

Jane Goodall discovered that chimpanzees are omnivorous, not vegetarian.

Dr. Tom Jackson ilacın karaciğer hasarına neden olabileceğini keşfetti.

Dr Tom Jackson discovered that the drug could cause liver damage.

Galileo ilk önce Ay'da Dünya'daki gibi dağlar bulunduğunu keşfetti.

Galileo first discovered that the Moon had mountains just like Earth.

Galileo Samanyolunun birçok yıldızlardan oluştuğunu ve ayın tepeleri olduğunu keşfetti. Şimdi Jüpiter'in yörüngesinde Galile uyduları olarak bilinen dört uyduyu keşfetti.

Galileo discovered that the Milky Way is made of many stars and that the Moon has hills. He discovered four moons in orbit around Jupiter, which are now known as the Galilean satellites.

Napolyon ayrıca, genelkurmay başkanının muazzam kişisel niteliklere sahip olduğunu keşfetti -

Napoleon also discovered that his chief of staff  possessed immense personal qualities – a heroic  

Bilim adamları, sadece Antarktika'da yaşayan bir uçan penguen kolonisi keşfetti.

Scientists have just discovered a colony of flying penguins living in Antarctica.

Arkeologlar yüzün üzerinde mezar keşfetti, onlardan birkaçı küçük çocuklara aitti.

The archaeologists discovered over a hundred graves, a few of which belonged to infants.

Erkek arkadaşım benim saklamakta olduğum erotik çizgi roman kitabını keşfetti.

My boyfriend discovered the erotic comics book that I had been hiding.

Piyano akortçusu, piyanonun klavyesinin altında gizlenmiş bir altın para zulası keşfetti.

The piano tuner discovered a hoard of gold coins hidden under the piano's keyboard.

William Maya kentlerinin konumu ve takımyıldızlarındaki yıldızların konumu arasında bir ilişki keşfetti.

William has discovered a correlation between the location of Mayan cities and the position of stars in constellations.

- Tom Tanrı'yı hapiste buldu.
- Tom hapishanede Tanrı'yı keşfetti.
- Tom, Tanrı'yı ​​hapishanede buldu.

Tom found God in prison.

13 yaşında bir çocuk efsanevi Danimarka kralı Harald Bluetooth'a ait bir hazine keşfetti.

A 13-year-old boy has discovered a treasure which may have belonged to the legendary Danish king Harald Bluetooth.

Clyde Tombaugh ayrıca farklı yıldız kümeleri, bir kuyruklu yıldız ve yüzden fazla asteroid keşfetti.

Clyde Tombaugh also discovered several star clusters, a comet and more than a hundred asteroids.

Newton gücün bir nesnenin hareket hızını ya da yönünü değiştirmek için gerekli olduğunu keşfetti.

Newton discovered that a force is required to change the speed or direction of movement of an object.

On aylık çok sıkı bir çalışmadan sonra, bazen ısıtılmamış bir kubbede gece boyunca çalışarak, Clyde Tombaugh Pluto adını verdiği bir nesne keşfetti.

After ten months of very hard work, sometimes working through the night in an unheated dome, Clyde Tombaugh discovered an object he named Pluto.

O da güneş lekelerini, güneşin karanlık alanlarını keşfetti. O, Venüs gezegeninin ışığı olduğunu ve sadece ay gibi karanlık evreleri olduğunu gördü. Bu keşifler güneşin güneş sisteminin merkezinde olduğunu kanıtlayan deneysel bilgi sağladı, Nicholas Copercinus'un önceden bildirdiği gibi.

He also discovered sunspots, the dark areas of the Sun. He saw that the planet Venus has light and dark phases just like the Moon. These discoveries provided empirical information that proved that the Sun is at the center of the Solar System, as Nicholas Copernicus had predicted.