Translation of "Kaynak" in English

0.012 sec.

Examples of using "Kaynak" in a sentence and their english translations:

Belli bir kaynak;

a particular resource;

Kuyruğa kaynak yapma.

Don't cut in line.

Kaynak kodu nerede?

Where's the source code?

Tatoeba açık kaynak yazılımdır.

Tatoeba is open source software.

Hiçbir kaynak sınırsız değildir.

No supply is unlimited.

Bu bir kaynak israfı.

It's a waste of resources.

Bu saf kaynak suyudur.

This is pure spring water.

Bana kaynak kodunu göster.

Show me the source code.

Bu bir açık kaynak projesidir.

This is an open source project.

Kaynak vermek her zaman gereklidir.

It is always necessary to give sources.

Köyün merkezinde bir kaynak var.

There's a spring in the center of the village.

Senin kaynak kodun var mı?

Do you have the source code?

Aşk sonlu bir kaynak değildir.

Love is not a finite resource.

Favori açık kaynak yazılımın nedir?

What's your favorite open source software?

Aradığınızı bulacak bir kaynak gibi kullanın

Instead, use it to source and qualify leads

çünkü yeşil bitkiler genelde kaynak demektir.

because green plants usually mean resources.

Dinimizi ise kaynak olan Kuran'dan değil

our religion is not the source of the Qur'an

Bu ülke doğal kaynak açısından zengindir.

The country is abundant in natural resources.

Bir kaynak olmadan olgusal ifadeler üretmeyin.

Don't make factual statements without a source.

Açık kaynak; teknolojik yeniliği sağlayan motordur.

Open source is the engine that drives technological innovation.

Mary sadece kaynak suyuyla yıkama yapar.

Mary only washes in spring water.

- Koruyucu gözlüğünü çıkardı.
- Kaynak gözlüğünü çıkardı.

He removed his goggles.

- Tom araya kaynak yaptı.
- Tom sıra kaptı.
- Tom sıraya kaynak yaptı.
- Tom sırayı bozdu.

- Tom jumped the queue.
- Tom cut the line.

Edinilen bilgiler için ortak bir kaynak oluşturmak

collaborate on a Wikipedia Galactica,

kaynak sayısına bir bakın yazılara bir bakın

take a look at the number of resources take a look at the articles

Projeye kaynak toplamak için yurt dışına gitti.

He went abroad to raise fund for the project.

Araştırmam için İnternet'i bir kaynak olarak kullanıyorum.

I use the Internet as a resource for my research.

Bu kütüphanede elli binden fazla kaynak var.

This library has over 50,000 volumes.

Tom Mary'nin nasıl kaynak yapacağını bildiğini sandığını söyledi.

Tom said that he thought Mary knew how to weld.

Çevirmenlerin karşılaştığı bir sorun kaynak belgenin kötü yazılmasıdır.

One problem translators face is that sometimes the source document is poorly written.

Keyif, sevgi ve karşılıklı destek için bir kaynak olabilir.

it can be a source of joy and love and mutual support.

- Kaynak suyu çok temiz.
- Kaynaktan gelen suyu çok saf.

The water from the spring is very pure.

Neden web üzerinde bir açık kaynak hareketine ihtiyacımız var?

Why do we need an open source movement on the web?

Kaynak, yiyecek bulmak ve susuz kalmamak için en iyi şansınız,

It's your best chance of resources, food, staying hydrated,

Kaynak belirtilmemişse, bir alıntı bir intihalden başka bir alıntı değildir.

If the source is not specified, a quote is not a quote but plagiarism.

Ayrıca kaynak Cambridge düşesini on iki ayin sonunda mutmain hissettiğini söyledi.

The source also said that the Duchess of Cambridge feels "fulfilled" by her achievements over the last twelve months.

İmparatorluk onun gelişmeye başlayan tekstil sektörü için kaynak arayışı içinde, doğuya açıldı.

The empire expanded eastward, in search of resources for its burgeoning textile industry.

Tarih ve siyasetle ilgili tartışmalı konularda Wikipedia'yı güvenilir bir kaynak olarak görmüyorum.

I don't see Wikipedia as a reliable source on controversial historic and political issues.

Aya gidip gelirken üç astronot için yakıt, güç, kaynak ve yaşam alanı sağlayacaktı

It would provide fuel, power, supplies and living space for three astronauts as they

Kaynak olarak İnterlingua'ya hizmet eden ana diller Portekizce, İspanyolca, İtalyanca, Fransızca ve İngilizcedir.

Interlingua's main source languages are Portuguese, Spanish, Italian, French and English.

Bu kaynak güvenilir ve öngörülebilirdir ama hala bu alanda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardı.

This source is dependable and predictable, but more research is still needed in this area.

Su yasası bir kaynak olarak suya sahip olma, kontrolü ve kullanımı ile ilgili hukuk alanıdır.

Water law is the field of law dealing with the ownership, control, and use of water as a resource.

Ama biliyorsunuz, tüm bu cümleleri toplamak ve kendimiz için saklamak hazin olacaktır. Ki Tatoeba'nın açık olmasının nedeni budur. Bizim kaynak kodumuz açıktır. Bizim bilgimiz açıktır.

But you know, it would be sad to collect all these sentences, and keep them for ourselves. Because there's so much you can do with them. Which is why Tatoeba is open. Our source code is open. Our data is open.

Eğer Türkçeyi anadili olarak konuşanlar kendi dillerinde yeni, doğal cümleler ekleseler ya da Türkçe olmayan, kendilerinin tamamen anladıkları cümleleri Türkçeye çevirseler, Tatoeba herkes için daha iyi bile bir kaynak olur, mesela İngilizceyi Türkçeyle öğrenenler ya da Türkçeyi İngilizceyle öğrenenler için.

If native speakers of Turkish contribute new, natural-sounding sentences in their own language or translate into Turkish the non-Turkish sentences which they can fully understand, then Tatoeba will become an even better resource for everyone, for example, who is learning English via Turkish or learning Turkish via English.