Translation of "Kaydım" in English

0.016 sec.

Examples of using "Kaydım" in a sentence and their english translations:

Ben kaydım.

I slipped.

Kaydım ve düştüm.

I slipped and fell.

Tırabzandan aşağıya kaydım.

I slid down the banister.

Kaydım ve merdivenlerden düştüm.

I slipped and fell down the stairs.

Ben buzun üzerinde kaydım.

I slipped on the ice.

Bir sabıka kaydım var.

I have a criminal record.

Kâğıttan kaydım ve bacağımı incittim.

I slipped on the paper and hurt my leg.

Buzda kaydım ve başımı yaraladım.

I slipped on the ice and hurt my head.

Buzlu bir yama üzerinde kaydım.

I slipped on an icy patch.

- Sabıka kaydım yok.
- Sabıkam yok.

I don't have a criminal record.

Ben kaydım ve ayak bileğimi burktum.

I slipped and twisted my ankle.

- Buzlu kaldırımda kayıp düştüm.
- Buzlu kaldırımda kaydım ve düştüm.

I slipped and fell on the icy sidewalk.

Dünkü şiddetli kar yağışından dolayı, yer çok kaygandı. Dışarıya adım atar atmaz kaydım ve kıçımın üstüne düştüm.

Because of yesterday's heavy snow, the ground is very slippery. As soon as I stepped outside, I slipped and fell on my bottom.