Translation of "Anlaşamıyorlar" in English

0.003 sec.

Examples of using "Anlaşamıyorlar" in a sentence and their english translations:

Bir türlü birbirleriyle anlaşamıyorlar

They can't get along with each other

Onlar hiçbir konuda anlaşamıyorlar.

They're not able to agree on anything.

- Tom'la Mary artık anlaşamıyorlar.
- Tom'la Mary artık birbirleriyle geçinemiyorlar.

Tom and Mary don't get along anymore.