Translation of "Adınız" in English

0.005 sec.

Examples of using "Adınız" in a sentence and their english translations:

Adınız, lütfen.

Your name, please.

Adınız nedir?

What are you called?

Adınız? - Robot.

Your name? - Robot.

Adınız neydi?

What was your name again?

Adınız listedeydi.

Your name was on the list.

Affedersiniz. Adınız nedir?

- I am afraid you have the advantage of me.
- Excuse me. What's your name?

Tekrar adınız nedir?

What's your name again?

Adınız neydi, lütfen?

What's your name, please?

Adınız bekleme listesinde.

Your name is on the waiting list.

Adınız listeden çıkarıldı.

Your name was dropped from the list.

Adınız listede görünmüyor.

Your name doesn't seem to be on the list.

Adınız listeye eklendi.

Your name has been added to the list.

Sizin adınız listede.

Your name's on the list.

- Adınız listeden silindi.
- İsminiz listeden çıkarıldı.
- Adınız listeden kaldırıldı.

Your name has been dropped from the list.

Adınız listemde ilk sırada.

Your name stands first on my list.

Adınız bana tanıdık geliyor.

- I'm familiar with your name.
- I am familiar with your name.

Adınız çağrıldığında ayağa kalkın.

Stand up when your name is called.

- Adınız, lütfen.
- Adın, lütfen.

Your name, please.

- Adınız, lütfen.
- İsminiz, lütfen.

Your name, please.

Şimdi, adınız neydi tekrar?

Now, what was your name again?

Üzgünüm, adınız neydi tekrar?

Sorry, what was your name again?

Adınız bana tanıdık değil.

Your name isn't familiar to me.

Peki, sizin adınız ne?

So, what's your name?

Bay Jackson, adınız nedir?

Mr. Jackson, what's your first name?

Affedersiniz, sizin adınız neydi?

Sorry, what was your name?

O neden sizin takma adınız?

Why is that your nickname?

Adınız birkaç kez gündeme geldi.

Your name has come up a few times.

"Adınız ne?" "Benim adım Tom."

"What's your name?" "My name's Tom."

Adınız ve uçuş numaranız, lütfen?

Your name and flight number, please?

Adınız ve uçuş numaranız nedir?

What's your name and flight number?

Adınız Molly ya da Connor ise

And if your name is Molly or Connor,

- Adınız neydi?
- İsminiz neydi?
- İsim nasıldı?

What was your name?

Adınız listede görünmüyor. Partiye davetli değilsiniz.

Your name doesn't appear on the list. You're not invited to the party.

"Adınız nedir?" "Mary." "Bu güzel bir isim."

"What's your name?" "Mary." "That's a pretty name."

Merhaba. Benim adım José Silva. Adınız nedir?

Hello. My name is José Silva. What's your name?

Lütfen oturun ve adınız çağrılıncaya kadar bekleyin.

Please have a seat and wait until your name is called.

Bebeğiniz için seçilmiş bir adınız var mı?

Do you have a name picked out for your baby?

Adınız WiFi mi? Çünkü gerçekten bir bağlantı hissediyorum.

Is your name WiFi? Because I'm really feeling a connection.

- Adın ne?
- Adın nedir?
- İsmin ne?
- Adınız nedir?
- Senin adın nedir?

- What is your name?
- What's your name?

- Adınız listeden silindi.
- İsmin listeden silindi.
- İsminiz listeden silindi.
- Adın listeden silindi.

Your name was deleted from the list.

Eşiniz bir politikacı ise, öyleyse muhtemelen sizin adınız da zaman zaman gazetede görünecektir.

If your spouse is a politician, then likely your name will also appear in the newspaper from time to time.

- Merhaba, benim adım Tom. Senin adın nedir?
- Merhaba, benim adım Tom. Sizin adınız nedir?

- Hi, my name is Tom. What's your name?
- Hi, my name is Tom. What's yours?

- Adın ne?
- Adın nedir?
- İsmin ne?
- Adınız nedir?
- Senin adın nedir?
- Senin adın ne?
- İsminiz nedir?

- What is your name?
- What's your name?

- İsmin Tom değil, değil mi?
- İsminiz Tom değil, değil mi?
- Adın Tom değil, değil mi?
- Adınız Tom değil, değil mi?

- Your name's not Tom, is it?
- Your name isn't Tom, is it?