Translation of "öfkesi" in English

0.007 sec.

Examples of using "öfkesi" in a sentence and their english translations:

Onun öfkesi gerçekti.

Her anger was genuine.

Cathy'nin öfkesi var.

Cathy has a temper.

Onun öfkesi anlaşılabilirdir.

Her anger is understandable.

Tom'un öfkesi düştü.

Tom's anger faded.

Tom'un öfkesi yatıştı.

Tom's anger subsided.

Tom'un öfkesi aniden alevlendi.

Tom's anger blazed out suddenly.

İhtiyar adamın öfkesi yatıştı.

The old man's anger melted.

Onun öfkesi tamamen haklı.

Her outrage is completely justified.

Onun öfkesi tamamen haklıdır.

Her anger is completely justified.

Tom'un kesinlikle öfkesi var.

Tom certainly has a temper.

Öfkesi benim kontrolümden çıktı.

Her anger has gone out of my control.

Öfkesi evliliklerine zarar verdi.

His anger hurt their marriage.

Tom'un öfkesi onların evliliğini yaraladı.

Tom's anger hurt their marriage.

Tom'un şiddetli bir öfkesi var.

Tom has a violent temper.

Tom'un korkunç bir öfkesi var.

Tom has a terrible temper.

Sami'nin öfkesi kaynama noktasına ulaştı.

Sami's rage reached boiling point.

Sami'nin öfkesi onun yargısını bulanıklaştırdı.

Sami's rage clouded his judgment.

Sami'nin öfkesi seninle ilgili değil.

Sami's anger is not about you.

O, efendisinin öfkesi karşısında geri çekildi.

He recoiled before his master's anger.

Onun kontrol edilemez bir öfkesi vardır.

He has an uncontrollable temper.

ABD'de yol öfkesi ciddi bir sorundur.

Road rage is a serious problem in the USA.

Anne'in kızıl saçları ve ateşli bir öfkesi vardı.

Anne had red hair and a fiery temper.

Austerlitz Savaşı'ndan bir gün önce, Lannes'ın çabuk öfkesi onu

The day before the Battle of Austerlitz,  Lannes’ quick temper got the better of him:  

O onu aldattığını öğrendiğinde öfkesi bir kırılma noktasına ulaştı.

Her anger reached a breaking point when she found out that he was being unfaithful to her.

. Ama Ney'in, Masséna'nın feci liderliğini açıkça gördüğü şeye öfkesi açık bir

But Ney’s fury at what he considered Masséna’s disastrous leadership boiled over into open

Bence Tom'un öfkesi sadece bir savunma mekanizması; Yerinde olsam şahsen bunu kabul etmezdim.

I think Tom's anger is just a defense mechanism; I wouldn't take it personally if I were you.