Translation of "Hepsi" in Chinese

0.009 sec.

Examples of using "Hepsi" in a sentence and their chinese translations:

Hepsi satıldı!

賣完了!

Sütün hepsi döküldü.

- 所有的牛奶都溢出去了。
- 所有的牛奶都灑出去了。

Hepsi aynı mı?

他们都是一样的吗?

Hepsi senin hatan.

都是你的错。

Onların hepsi geldi.

他们全都来了。

Öğrencilerin hepsi güldü.

學生都笑了。

Çiçeklerin hepsi soldu.

花都谢了。

Hepsi beni sever.

他们都爱我。

Onların hepsi kovulmalı.

他們全部都應該被開除。

Hepsi gülmeye başladı.

大家開始笑

Onların hepsi biliyorlardı.

他们都知道。

Onun hepsi gitti.

一切都没了。

Kahvenin hepsi bitmiş.

咖啡都没了。

Hepsi üniforma giyiyor.

他们都穿着制服。

Hepsi senin suçun!

都是你的错。

Hepsi benim hatam.

都是我的错。

Öğrencilerin hepsi mevcuttu.

所有學生都出席了。

Avukatların hepsi yalancıdır.

律师都是骗子。

- Onların hepsi masum çocuklar.
- Onların hepsi zararsız çocuklar.

- 他们都是天真的孩子。
- 他们都是无辜的孩子。

Onların sığırlarının hepsi şişman.

他們的牛都很肥。

Onların hepsi kolej öğrencisidir.

他們都是大學生。

Onların hepsi gülmekten patladılar.

他们都哈哈大笑起来。

Onların hepsi fakir değil.

他们都不穷。

Onların hepsi restorana gittiler.

他們都去了這家餐廳。

Benim gücümün hepsi gitti.

我的力气耗尽了。

Onların hepsi aynı mı?

他们都是一样的吗?

Onların hepsi bunu yaptı.

他们都做了。

Öğrencilerin hepsi şimdi sıralarında.

学生们现在都坐在桌前。

Yolcuların hepsi gemiye bindi.

乘客全都登上了船。

Bu toplantıların hepsi İngilizcedir.

所有這些會議都是以英語進行的。

Arkadaşlarımın hepsi futbolu severler.

我所有的朋友都喜歡足球。

Onların hepsi aynı boyutta.

他們都是一樣的大小。

Onun hepsi orada mı?

全都在那裡嗎?

Onların hepsi iyi öğretmenler.

他们都是好老师。

Bu sıfatların hepsi olumlu.

这些形容词都是积极的。

Hepsi bu kadar mı?

这就是全部吗?

Arkadaşlarımın hepsi gerçekten güzel.

我的朋友人都很好。

Öğrencilerin hepsi İngilizce öğreniyorlar.

同学们都在学英文。

Onların hepsi böyle mi?

他们都像这一样吗?

Gerçekten yapabileceğinin hepsi bu.

这是你所能做的一切了。

Onların hepsi mevcut değiller.

他們所有的人都沒有出席。

Onun hepsi Tom'un hatası.

全是湯姆的錯。

Onların hepsi iyi öğretmen.

他们都是好老师。

Bunların hepsi yalan haber.

這全都是假新聞。

Araba uçuruma düşseydi hepsi ölecekti.

车子若是掉落悬崖他们早就没命了。

Şu bulunanların hepsi gözyaşlarına boğuldu.

在座的人全都被感動得流下了淚來。

Onların hepsi onun şakalarına güldü.

他們全都被他的笑話逗笑了。

Onların hepsi yeni arabamı kıskandı.

他们都羡慕我的新车。

Onların hepsi teklifi kabul etti.

他們所有的人都同意這項建議。

Onlar hepsi birden gülmeye başladılar.

他們突然一起大笑了起來。

Onların hepsi kayıp çocuğu aradı.

- 他們都在尋找這個失蹤的孩子。
- 他們都在尋找這個走失的孩子。

Eve girdiğim zaman hepsi alkışladı.

我进屋的时候,他们都鼓掌了。

Bunların hepsi Tom'un kitapları mı?

这些全部都是汤姆的书吗?

Arkadaşlarımın hepsi bana Tom diyor.

我的朋友都叫我湯姆。

Bunun hepsi kaça mal olacak?

一共要多少錢?

Bu kitap ve giysilerin hepsi senin.

这些书和衣服都是你的。

Şimdi hepsi bir anlam ifade ediyor.

现在一切都明白了。

Tom, Mary ve John'un hepsi burada.

湯姆、瑪麗和約翰都在這裡。

- Bütün köpekler hayattaydı.
- Köpeklerin hepsi yaşıyordu.

所有狗都活着。

Bunların hepsi senin kitapların mı, Tom?

汤姆,这些全都是你的书吗?

Bu üç güzel kızın hepsi yeğenimdir.

这三个漂亮的女孩都是我的侄女。

Onun arkadaşlarının hepsi onun mutlu olduğunu düşündü.

他的所有朋友都认为他很幸福。

Onların hepsi sadece kızları götürmek için buradalar.

他们都是为了泡妞才来了。

Kültürel kalıntılarımıza değer verin; hepsi bizim görevimizdir.

爱护文物, 人人有责。

Tom, Mary, John ve Alice hepsi oradaydı.

汤姆、玛丽、约翰和爱丽丝都在那里了。

Yirmi kişiyi partime davet ettim fakat onların hepsi gelmedi.

我邀请了二十人参加我们的聚会,但不是所有人都来。

Onların hepsi yarın akşam derse katılmak için Pekin Üniversitesine gidecekler.

他們明天晚上都會去北京大學上課。

- Her şey bitti.
- Perde düştü.
- İşte bu kadardı.
- Hepsi bu kadardı.

谢幕了。

Premier Lig'deki takımların hepsi gerçekten güçlü olduklarından, gol farkları genellikle küçüktür.

因为在甲级联赛中,所有队伍都很有实力,净胜球差异很小。

- Araba uçuruma gitmiş olsaydı onlar ölmüş olacaktı.
- Araba uçuruma düşseydi hepsi ölecekti.

车子若是掉落悬崖他们早就没命了。

Bu kelime kitabında yazılı 1.000 tane İngilizce kelime var ve onların hepsi temmuz ayına kadar hafızaya alınmak zorunda.

这本单词本子上记的1000个英语单词,七月份之前要全部背下来。

İnsanlara "Lise yıllarında en çok pişman olduğunuz şey nedir?" diye sorduğumda, hemen hemen hepsi aynı şeyi söylerler: Zamanımızın çoğunu boşa harcadık.

当我问人家高中时代他们最后悔的是什么时,他们几乎所有人都回答一致:他们浪费了那么多时间。