Translation of "Gün" in Chinese

- Her gün koşarım.
- Her gün çalışırım.

我每天跑步。

- Bir gün anlayacaksınız.
- Bir gün anlayacaksın.

你有一天會明白。

Güzel bir gün.

今天天氣很好。

Her gün yüzeceğim.

我要每天游泳。

Bugün hangi gün?

- 今天是什么日子？
- 今天星期几？

Üç gün önceydi.

这是三天之前了。

Gün gibi aşikâr.

- 那显而易见。
- 那非常明显。

Bütün gün neredeydiniz?

您昨天在哪儿？

- Her gün İngilizce çalışırım.
- Her gün İngilizce öğreniyorum.

我每天学英语。

- Her gün İngilizce konuşurum.
- Her gün İngilizce konuşuyorum.

我每天都说英语。

- Aralık 31 gün çeker.
- Aralıkta 31 gün vardır.

十二月有三十一天。

- Her gün çalışır mısın?
- Her gün koşar mısın?

你每天都跑步吗？

- İnsanlar her gün ölür.
- İnsanlar her gün ölürler.

每天都有人死去。

- Bir gün beni unutacaksınız.
- Bir gün beni unutacaksın.

- 有一天你会忘了我。
- 有一天你會忘記我的。

- Biz her gün TV izleriz.
- Her gün televizyon seyrederiz.

我们每天看电视。

- Birkaç gün önce faksını aldım.
- Geçen gün faksını aldım.

我前幾天收到了你的傳真。

Birkaç gün dışarı çıkmamalısın.

这几天不应该出门。

Londra'da kaç gün kalacaksın?

你要在倫敦待幾天？

Birkaç gün sessiz kalmalısınız.

你该安静几天。

Konferans öbür gün yapılacak.

会议将在后天于东京举行。

Bir gün hepimiz öleceğiz.

我們始終都有死的一天。

Her gün İngilizce çalışmalısın.

你必須每天學習英語。

Yağmur beş gün sürdü.

雨連續下了五天。

Neden her gün çalışıyorsun?

为什么你每天都学习呢？

Kaza, önceki gün oldu.

事故发生在前天。

Bana beş gün verin.

给我五天时间。

Orada birkaç gün kaldı.

他在那裡待了幾天。

Bütün gün hüzünlü hissediyordum.

我一整天都觉得很消沉。

Biz her gün yıkanırız.

我們每天洗澡。

Her gün kiliseye giderim.

我每天上教堂。

Bir gün doktor olacağım.

我有朝一日会成为一名医生。

Yarından sonraki gün gel.

後天來。

Bir gün izin almalısınız.

你应该休息一天。

Her gün Tokyo'ya giderim.

我每天去東京。

Geçen gün ona rastladım.

我前幾天遇見了他。

Her gün çalışır mısın?

- 你每天都学习吗？
- 你們每天都讀書嗎？
- 您每天都讀書嗎？

Gün boyu onu bekledim.

我等了他一整天。

Her gün banyo yaparım.

我每天都洗澡。

Ne güzel bir gün!

多麼美好的一天啊！

Kalışını beş gün uzattı.

- 她延長停留五天。
- 她多停留了五天。

Tony her gün koşar.

托尼每天都跑步。

Yoğun bir gün geçirdim.

今天我一直很忙。

Ertesi gün bacaklarım acıyordu.

第二天我的腿很酸。

Görüşmeler üç gün sürecek.

这场谈话将要持续三天。

Her gün İngilizce çalışmalıyız.

我们应该每天都学英语。

İki gün içinde görüşürüz.

后天见。

Onu önceki gün gördüm.

我前一天遇見了他。

Her gün işe giderim.

我每天去上班。

Öbür gün boş musun?

你后天有时间吗？

Her gün ormanda yürürüm.

我每天都去森林散步。

Yarından sonraki gün ayrılıyoruz.

我们后天出发。

Burada birkaç gün kalacağım.

我將要在這裡待幾天。

Her gün İngilizce çalış.

每天學習英文。

Bu açık bir gün.

- 天空很晴朗。
- 它是一個晴朗的日子。

Her gün altıda kalkarım.

我每天六点钟起床。

Zor bir gün geçirdim.

我过了难挨的一天。

Dün bütün gün evdeydim.

昨天在家宅一天。

Ben gün doğumunu gördüm.

我看了日出。

Üç gün Boston'da kaldım.

我在波士頓待了三天。

Hangi gün geleceğini bilmiyorum.

我不知道他星期幾會來。

Onunla önceki gün tanıştım.

我前一天遇見了他。

Bütün gün çiftlikte çalıştım.

我整天在農場上工作。

Bütün gün çok meşguldü.

- 他一整天都很忙。
- 他忙了一整天。

O her gün olur.

那样的事天天都有。

Bugün bulutlu bir gün.

今天是个阴天。

Bütün gün seni görmedim.

我一整天都没见到你。

Geçen gün okula gittim.

我昨天去学校。

İki gün geç döndüm.

他晚回来了两天。

Üç gün yağmur yağdı.

雨下了三天。

O üç gün önceydi.

这是三天之前了。

Tom bütün gün okuldaydı.

汤姆一整天都在学校。

Bugün sıkıcı bir gün.

今天是無聊的一天。

Geçen gün kameramı kaybettim.

那天我丢了我的照相机。

Bu harika bir gün.

真是美好的一天。

Bugün güzel bir gün.

今天是个好日子。

Milyonlarcası o gün etkilendi.

那天有數百萬人受影響。

Bütün gün burada olacağız.

我們要在這裡待一整天。

Ben her gün yüzerim.

我每天游泳。

- Evvelki gün Amerika'ya yola çıktı.
- Önceki gün Amerika'ya hareket etti.

她前天去了美国。

- Her gün Fransızca okur musun?
- Her gün Fransızca okuyor musun?

你每天读法语吗？

- Geriye kalan sadece iki gün var.
- Sadece iki gün kaldı.

只剩下两天了。

- Tony her gün koşar.
- Tony her gün hafif koşu yapar.

托尼每天都跑步。

- Kötü bir gün için tasarruf yapın.
- Kara gün için tasarruf edin.

未雨綢繆。

- Pazar günleri hariç her gün çalışırım.
- Pazar hariç her gün çalışırım.

- 除了星期天我每一天都工作。
- 我除了星期天外每天都上班。

- Neredeyse her gün beni aradı.
- Beni hemen hemen her gün aradı.

他幾乎每天打電話給我。

- Her yeni gün, son gününüz olabilir.
- Her gün ölüm günün olabilir.

每天都可能是你的忌日。

- O, evde her gün uygulama yaptı.
- Evde her gün pratik yaptı.

他每天在家練習。

- Okula her gün yürüyerek mi gidiyorsun?
- Okula her gün yürüyerek mi gidiyorsunuz?
- Okula her gün yürüyerek mi gidersin?

你每天走路去學校嗎？

Birkaç gün içinde araba sürebileceksin.

幾天之後你就可以開車了。

Gökyüzü neredeyse her gün açıktır.

天空幾乎每天是晴朗的。

Tüm gün sürekli yağmur yağdı.

雨没有停，连着下了整天。

Önceki gün orayı terk ettiler.

前天，他们离开了那儿。

Önceki gün aldığım kamerayı kaybettim.

我把前一天才買的照相機弄不見了。

Niçin her gün İngilizce çalışıyorsun?

你為什麼每天讀英文?

Tony her gün koşar mı?

托尼每天都跑步。