Translation of "Parlayan" in Arabic

0.008 sec.

Examples of using "Parlayan" in a sentence and their arabic translations:

Turuncuyla parlayan

والطريقة التي يشع بها الصخر باللون البرتقالي

Parlayan çubuklar.

‫عصي متوهجة.‬

Güneşte parlayan şey.

‫هذه تحت الشمس.‬

Şu parlayan çubuklardan kullanabilirim.

‫يمكنني استخدام إحدى هذه العصي المتوهجة.‬

Bu parlayan çubuklardan kullanabilirim.

‫يمكنني استخدام إحدى هذه العصي المتوهجة.‬

Bakın, parlayan şey buydu.

‫انظر، هذا ما كان يلمع.‬

Nerede? Şu parlayan çubuklardan kullanabilirim.

‫أين هي؟‬ ‫يمكنني استخدام إحدى هذه العصي المتوهجة.‬

Aşağıda parlayan bir şey olduğu kesin.

‫ثمةشيءيلمع هناك.‬

Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin

‫حسناً، ما هي أفضل طريقة لنا ‬ ‫للنزول إلى الوادي‬

Sıcak dolayısıyla uzakta parlayan bir yansıma görebilirsiniz.

‫وترى انعكاساً بعيداً، يتلألأ بسبب الحرارة،‬

- Her parlayan şey altın değildir.
- Her gördüğün sakallıyı deden sanma.

ليس كل ما يلمع ذهباً.

Bunu göstermek için bu, siyah ışık altında parlayan spreyi kullandım.

لإظهار ذلك، استخدمت بخاخة بسائل يلمع تحت الضوء الأسود

Aşağıda parlayan bir şey görüyorum. Sorun şu ki helikopter buraya inemez.

‫ثمة شيء هناك بالتأكيد. يمكنني رؤيته يلمع.‬ ‫المشكلة هي، لن تتمكن المروحية من الهبوط.‬

Pekâlâ, kanyondan inip aşağıda parlayan metalin enkaz olup olmadığını anlamanın en iyi yolu nedir?

‫حسناً، ما هي أفضل طريقة لنا ‬ ‫للنزول إلى الوادي‬ ‫لنرى إن كان هذا المعدن اللامع ‬ ‫هو حطام الطائرة؟‬

- Her parlayan şey altın değildir.
- Her gördüğün sakallıyı deden sanma.
- Her sakallıyı deden sanma.

ليس كل ما يلمع ذهباً.