Translation of "Oluşturduğu" in Arabic

Kuma vurarak oluşturduğu titreşimlerle rakibini uyarıyor.

‫يطرق مطلقًا تحذيرًا يتردد عبر الرمال.‬

Google İnternet kullanıcılarının oluşturduğu bilgi ve belgeleri

المعلومات والوثائق التي أنشأها مستخدمو الإنترنت في Google

Oradan tekrar içeriye giren kuvvet çizgilerinin oluşturduğu alana

من هناك إلى المنطقة التي تشكلت من خلال دخول خطوط القوة مرة أخرى

Rusya avrupalı güçlerin İhtilal Fransasına karşı oluşturduğu koalisyona katılmıştır.

انضمت روسيا إلى الائتلاف القوى الاروبية لردع الثوار فرنسا

Yeni Ay'ın oluşturduğu gelgitten faydalanarak binlerce soydaşıyla beraber yüzeye çıkıyor.

‫يساعدها مد المحاق،‬ ‫يعتلي الآلاف من نوعها السطح.‬

Bu düşük frekanslı ses ağaç örtüsünden sekip duvarların oluşturduğu seti aşıyor.

‫هذه الأصوات منخفضة التردد تصدح في الظل‬ ‫وتخترق الأشجار.‬

Insanların paraya nasıl taptığı paranın sana nasıl bir sahte çevre oluşturduğu

كيف يعبد الناس المال كيف يخلق المال بيئة زائفة لك