Examples of using "Enseño" in a sentence and their turkish translations:
Ben Çince öğretirim.
- Fransızca öğretirim.
- Ben Fransizca öğretirim.
- Saya mengajar bahasa Perancis.
Coğrafya öğretiyorum.
- Ben öğretirim.
- Ben ders veririm.
- Ben öğretmenlik yaparım.
- Ben öğretmenlik yapıyorum.
- Ben İngilizce öğretirim.
- İngilizce öğretiyorum.
Ben İspanyolca öğretirim.
Herkese öğretiyorum.
Yetişkinlere Fransızca öğretirim.
Ben biyoloji ve Fransızca öğretirim.
Öğretiyorum.
CEO'lara, başkanlara,
Onlara yüzmeyi öğretmiyorum.
Tom bana sörf yapmayı öğretti.
Tom bana okumayı öğretti.
Eğer istersen, sana satranç oynamayı öğretirim.
Tom'a Fransızca öğretiyorum.
Kolej çocuklarına Fransızca öğretirim.
ve ders verdiğim kenar mahallede yaşıyor.
Kızıma yazı yazmayı öğretiyorum.
Tüm gruplardaki gelişime açık direktörlere
Üniversite'de eşitsizlik ve ırk hakkında eğitim veriyorum
İsterseniz, ben size satranç oynamayı öğretirim.
"Burada öğrettiğim şey, sadece oyunla ilgili değil.
Burada bulunma sebebim çocuklarıma öğrettiğimi öğretmekti.
Bana dilini öğretirsem, ben sana benimkini öğreteceğim.
Çocuklara yaşam becerileri, zaman düzenlemesi öğretiyorum.
Öyleyse size çocuklarıma öğrettiğim beş adımlık programı söyleyeyim.
Beni takip et ve sana yolu göstereceğim.