Examples of using "Compraron" in a sentence and their turkish translations:
Onlar meyve suyu aldı mı?
Onlar onu satın aldılar.
Onlar bir sepet meyve satın aldılar.
Onlar dün yeni bir bilgisayar aldı.
Onlar bir araba satın aldı.
Onlar bir papağan aldı.
Onlar bir Amerika papağanı satın aldılar.
Onlar yeni bir araba aldı.
Onlar meyve suyu satın aldılar mı?
Onlar yüzme havuzlu bir ev satın aldılar.
Onlar bir kutu bisküvi aldılar.
Onlar yeni bir elektrikli süpürge aldılar.
Onlar yeni bir araba aldı.
Biraz patates aldın mı?
Evlendiklerinde birkaç parça mobilya parçası satın aldılar.
Onun aldığı araba ithaldir.
Onlar kendilerine biraz şeker satın aldılar.
elini indirsin.
Tom ve Mary havuzlu bir ev satın aldı.
Bir hayli mücevher satın aldın.
Tom ve Mary el yapımı bir halı aldı.
Onlar geçen yıl Connemara'da bir ev satın aldılar.
Paso de la Arena'da bir ev satın almışlar.
oradan aldıkları baharat ve ipekleri de Batı Avrupa'ya sattılar.
Tom ve Mary geçenlerde Park Street'te bir ev satın aldı.
Birçok öğrenci kitabı satın aldı.
Neden bilet almadığını anlamak için psikoloğa ihtiyacın yok.
Tom ve Mary, Boston'un dışında küçük bir çiftlik satın aldılar.
Tom ve Mary geçen yıl Boston'da bir ev satın aldılar.
Tom ve Mary torunlarına Noel için bisiklet satın aldı.
Sen yeni bir ev satın aldın.
- O şemsiyeyi neden aldın?
- O şemsiyeyi neden satın aldın?
Sen onu satın alan tek kişisin.