Examples of using "прояснится" in a sentence and their turkish translations:
Aydınlanacak.
Umarım yakında hava açar.
Gökyüzü yakında açılacak.
Yakında hava açacak gibi duruyor.
Öğleden sonra hava düzelecek.
Yarın havanın açık olacağını ümit ediyorum.
Umarım yakında hava açar.
Hava tahmini göre, hava yarın açık olacak.
Bugün hava açacak gibi görünmüyor.
Yakında hava açık olacak.
Hava düzelir düzelmez gideceğiz.
Tom ve Mary hava düzelirse yarın yürüyüşe gitmeyi planlıyor.