Examples of using "оказался" in a sentence and their turkish translations:
Söylenti yanlış çıktı.
Raporun yanlış olduğu ortaya çıktı.
O bir casus olduğunu kanıtladı.
Tom'un haklı olduğu ortaya çıktı.
Karpuz kabak çıktı.
Bahçıvanın katil olduğu ortaya çıktı.
Tom bir hırsız çıktı.
Test negatif geldi.
İdeal bir koca olduğunu ispat etti.
Onun, onun babası olduğu ortaya çıktı.
Konu çok tartışmalı bir hâl aldı.
Tom gerçek bir beyefendi olduğunu kanıtladı.
Tom tekrar kendini yalnız buldu.
Tom kendini şaşkına dönmüş buldu.
Tom tesadüfen oradaydı.
Tom ilk kez haklıydı.
Film beklediğimden daha iyiydi.
- Kirli çocuğun kılık değiştirmiş bir prens olduğu ortaya çıktı.
- Üstü başı kirli çocuğun kılık değiştirmiş bir prens olduğu ortaya çıktı.
Selin verdiği hasar önemsizdi.
O, onun çalınan bisikletiydi.
Bütün şehir elektriksizdi.
Tom, kendini zor bir durumda buldu.
Tom ikinci sırada tamamladı.
Jose kendini kötü karakterli bir kişi olarak gösterdi.
Eski metot sonunda en iyi olduğunu kanıtladı.
ve şehrin doğusunda bir yerde indim,
Yeni kocasının kötü bir kişi olduğu ortaya çıktı.
Kendini bir çukurda bulursan kazmayı bırak.
Bomba patladığında ben tesadüfen oradaydım.
Tom acil odasında düştü.
Sonuç onun beklentilerine aykırıydı.
Filmin bir başyapıt olduğunun ortaya çıkmasına şaşırdım.
Yetenekli ve gayretli bir kurmay subayı olduğunu kanıtladı.
Kaza onu kalıcı felç bıraktı.
Tom dördüncü sırada yer aldı ve bir madalya kazanmadı.
Yanlış zamanda yanlış yerde oldu.
Yanlış zamanda yanlış yerdeydim.
ve son yıllardaki büyüme kayda değer.
O sonunda hapishaneyi boyladı.
Doğru zamanda doğru yerdeydim.
Nasıl buraya düştün?
Bu plan kağıt üzerinde harika görünüyorken, bir felaket olduğu ortaya çıktı.
Onun alışılmışın dışında mücadele tarzı şaşırtıcı şekilde etkiliydi.
- Tom geçen yaz yakın bir ölüm deneyimi yaşadı.
- Tom geçen yaz ölüme yakın bir deneyim yaşadı.
Film aslında beklediğimden çok daha iyiydi.
O şiddetli bir çete ile bir çatışmada yer aldı.
Altı ay sonra Dan hapse geri döndü.
Tom doğru zamanda doğru yerdeydi.
Ben kapının çalındığını duydum ve o, Tom'du.
ıstakozla benim arama girmek için beni yanaştırdı.
Ben anne ve babamın katili ile karşı karşıyaydım.
Ben tam doğru zamanda doğru yerdeydim.
Durumu umutsuzdu ama hayatta kaldı.
Hikayenin mutlu bir sonu vardı.
Sadece Tom gibi aynı zamanda tesadüfen oradaydım.
Fakat gittiğim yetimhanelerden biri, son derece fakirdi.
- Tom bir kaya ve sert bir yer arasına sıkıştı.
- Tom bir kaya ve sert bir yerin arasında sıkıştı.
- Senin nasihatın beni başarıya götürdü.
- Senin nasihatından dolayı başarabildim.
- Bana verdiğin nasihattan dolayı başarabildim.
Küçük ada göründü.
Tom'un haklı olduğunu umalım.
Çöp arabasını özenle temizleyen temizlik işçisi sosyal medyada ilgi odağı oldu.
Ney'in kolordu arka koruma görevini üstlendi, ancak
Nasıl oldu da önce sen buraya vardın?
Bu siteyi son derece faydalı buldum.
Hayatımda ilk kez kendimi, bilmediğim bir şehirde yapayalnız halde buldum.
Bu dikey kanyon duvarları yüzünden yukarı da çıkamam. Buna kayayla çevrelenmek deniyor.
Başından beri haklı olan kişiydim.
Çorba o kadar sıcaktı ki, içemedim.
Ben o zaman Boston'daydım.
"Kedi miyav der'"cümlesini beş dile çevirmeyi denedim ama hiçbiri doğru değildi.
Evime nasıl girdin?
Tom'la şimdiye kadar ilk defa yalnız kaldım.
- Olmasını düşündüğümden daha ucuzdu.
- Düşündüğümden daha ucuzdu.
Buraya nasıl bu kadar çabuk geldin?
- Tom'un ölüme yakın bir deneyimi oldu.
- Tom ölüme yakın bir deneyim yaşadı.