Examples of using "Неплохо" in a sentence and their turkish translations:
Oldukça iyi.
Fena değil!
Gayet iyi bir şekilde işe yarıyor.
Kulağa hoş geliyor!
Hiç fena değil!
Bu iyi görünüyor.
Bu kötü değil.
Bana iyi geliyor.
Pekâlâ. Bu gayet iyi oldu.
Tom fotoşopta oldukça iyidir.
O çok iyi bir iş yaptı.
O oldukça iyi bir iş yaptı.
Yeni başlayan biri için fena değil.
Bu da çok kötü değil.
Tom oldukça iyi görünüyordu.
Hum! Çok lezzetli görünüyor!
O, kulağa iyi geliyor, değil mi?
Fena değilim. Ama biraz yorgunum.
Fena değil, ama biraz yorgunum.
Bu ilk deneme için iyi.
Bunun iyi göründüğünü düşündüm.
- Ben bunun iyi göründüğünü düşünüyorum.
- Bunun iyi göründüğünü düşünüyorum.
Güzel vakit geçirdik.
Vay canına! Bu fena değil!
Bu durumu oldukça iyi idare ettin.
Bugün, oldukça iyi bir durumdayım.
- Onlar lüks içinde yaşıyorlar.
- Onlar çok rahat bir yaşam sürüyor.
Bir parti vermek hoş olurdu.
Bir bütün olarak, plan iyi gibi görünüyor.
- Dün iyi vakit geçirdim.
- Dün iyi eğlendim.
Şaşırtıcı biçimde, şarkı söylemede iyiydi.
O iyi görünüyor!
- Buna fena değilsin.
- Bunda kötü değilsin.
Onunla oldukça iyi geçiniyorum.
İyi para kazandığını duydum.
Onların hepsi oldukça iyi hissediyor.
Bu web sitesi oldukça iyi görünüyor.
Kulağa hoş geliyor.
Tom'un kendisi oldukça iyi bir aşçıdır.
Kimyayı çok iyi biliyorum.
Fransızcayı oldukça iyi konuşurdum.
Oldukça iyi yüzüyorsun.
Kar harika bir yalıtkandır. Oldukça dar, oldukça rahat.
Sadece iyi olduğunu bildiğiniz yere gidin.
Benim için sürpriz oldu, o, şarkı söylemede iyiydi.
Tom Fransızcada çok iyidir.
Tom gençken oldukça iyi bir şarkıcıydı.
Onun şarkı söylemede iyi olmasına çok şaşırdım.
Bunu yapmanın iyi olacağını düşünüyorum.
İyi vakit geçiriyorsun gibi geliyor.
Arka bahçenizden gelen bir şey için hiç de fena değil.
Aslında şiir oldukça iyi bence.
Yazı dağlarda geçirmek güzel olurdu.
İlk olarak, genellikle ülkelerin şeklini korur.
Tom oldukça iyi şarkı söyler.
Tom oldukça iyi dans eder.
Biz oldukça iyi ilerliyoruz sanırım.
Ev iyi görünüyordu, üstelik fiyat en uygundu.
Tom'a özür dilesen iyi bir fikir olur.
Sınıf arkadaşlarımdan çoğu Fransızcayı oldukça iyi konuşabiliyorlar.
Tom fıkra anlatmada oldukça iyidir.
Tom Mary'yi oldukça iyi biliyor.
Ben Çince'yi oldukça iyi okuyabilirim ama çok iyi yazamam.
Tom'u çok iyi tanıyorum.
Patates salatasına haşlanmış yumurta da konsa hiç fena olmaz.
Burada harika vakit geçirdim.
Tom oldukça iyi akordeon çalar.
Birbirimizi çok iyi tanıyoruz.
Tom Mary'nin ona verdiği fırsattan yararlanmanın iyi bir fikir olduğunu düşündü.
Oldukça iyi Fransızca konuşurum.
Bu noktada, bir ahtapotun hayat aşamalarını iyi biliyordum.
Bunda oldukça iyiydim.
Ve nedense Hjorvard , Hrolf'un hayatta kalan son şampiyonundan bir
Tom ve ben birbirimizi oldukça iyi tanıyoruz.
Tom'u oldukça iyi tanıyor olmalısın.