Examples of using "Péssimo" in a sentence and their turkish translations:
O berbat.
Ne berbat bir gün!
Oh, bu çok kötü.
Yerel Restoran berbat.
Tom matematikte çok kötü.
Matematikte çok kötüyüm.
Tom korkunç bir yalancı.
Tom berbat bir aşçı.
Tom berbat bir çiftçi.
Tom berbat bir şarkıcı.
Sen çok kötü bir sürücüsün.
Sen berbat bir yalancısın.
Tom berbat bir yönetici.
O matematikte kötüdür.
Tom berbat bir sürücüdür.
- Tom korkunç bir dövüşçüdür.
- Tom berbat bir dövüşçüdür.
Arabam kötü durumda.
"Paul bugün yatakta hasta." "Çok kötü."
Bu film berbat.
İngilizcem çok kötüdür.
Berbat bir gün geçirdim.
Onun, kalemini çiğneme gibi kötü alışkanlığı vardır.
Para korkunç bir efendi ama mükemmel bir hizmetçidir.
Sen berbat bir aşçısın.
Tom sporda çok iyidir, ama okulda çok iyi değildir.
Sen berbat bir yöneticisin.
Bu berbat havada dışarı çıkmasan iyi olur.