Examples of using "Rogu" in a sentence and their turkish translations:
Köşeden dönüp bir yengeç gördü.
Odanın köşesinde bir gazete yığını vardı.
Köşedeki ev boş görünüyor.
Odanın köşesinde büyük bir dolap duruyordu.
Yemek yemek için en sevdiğimiz yer köşedeki şu küçük restoran.
Eski kabileler gergedan boynuzu takmanın düşmanları uzak tuttuğuna inanırdı.
Yaşlı beyefendinin caddeyi geçip köşedeki bir mağazaya girdiğini gördüm.