Examples of using "Momencie" in a sentence and their turkish translations:
O uygunsuz bir zamanda geldi.
Tam doğru zamanda geldin.
O son anda geri adım attı.
Onun gittiği anda geldim.
Tom tam doğru zamanda geldi.
Ama Picquart bir noktadan sonra, herkesin Dreyfus hakkında yanılıyor
onun karakterine ve beklentilerimize karar veriyoruz.
O sırada... Oldukça zor bir dönemdi.
Şu anda hiç vaktim yok.
Tom tam doğru zamanda vardı.
Hayat ne zaman başlar?
O, biz ayrılmak üzereyken geldi.
Tom o zaman Mary'den hoşlanmıyordu.
Onlar şu anda bir şey yapamazlar.
Beni gördüğü an, gülmeye başladı.
Son anda aklına iyi bir fikir geldi.
Bugün bir ara gerçekten Tom'la konuşmam gerekiyor.
O noktada, ormandaki her şey... 304. GÜN
Odadaki herkes saatini aynı anda kontrol etti.
O şu anda durdurulamaz fakat sorun onun kariyerinin zirvesinde ne kadar kalacağıdır.