Examples of using "Bał" in a sentence and their turkish translations:
O, karısından korkuyordu.
Tom kimden korkuyordu?
Hata yapmaktan korkuyor.
Tom bir şeyden korktu.
Tom uyumaya korkuyordu.
Napoleon Bonaparte siyah kedilerden korkardı.
Tom Mary'nin hislerini incitmekten korkuyordu.
Tom bir hata yapacağından korkuyordu.
Tom'un korkacağından eminim.
Tom korkmuş olduğunu itiraf etmek istemiyordu.
O ona polis karakoluna gitmesini tavsiye etti fakat o gitmeye korktu.