Examples of using "„ale" in a sentence and their turkish translations:
Bu harika.
Baksanıza, burası çok dik.
Ama ben,
Ne eğlenceli!
Ama neden?
Fakat biliyor musunuz?
bu yapılabilir ama...
Ama ben buna varım, hadi.
Bunu atlattık.
Bakmakla ilgili
Fakat yaşamdaki muazzam çeşitliliğe rağmen...
Ama bu iş riskli.
Fakat hava soğumaktadır.
Ama rakipleri de var.
Ama hepsi değil.
Düşük ışıkta çekim yapan kameralarsa...
Ama bu gece değil.
Ama pitonlar da öyledir.
Ama artık başladık.
Ama önce aşağı inelim. Pekâlâ.
ve küresel pazarda
- Ne harika bir gece!
- Ne kadar da harika bir gece!
Ne büyük bir kamyon!
Ne büyük bir pasta!
Güzel bir yemek yedim.
Yine de insanların dikkatini çekiyor.
Aman Tanrım. Ne kadar da ayıp.
Aradım ama onu bulmadım.
Ne kadar saçma!
O genç ama çok akıllıdır.
Aradım ama onu bulmadım.
ama satın al tuşuna tıklamayın.
Ama neredeyse hemen,
Ama eğer zaman ayırıp akılcı cevap
Ama pala olmadan.
Ama en azından işe yarıyor.
Ama... Bu yalan söylemez.
Ama aslında baksanıza!
Bu yalan söylemez.
Ama en azından orada olduğunu biliyorum.
Ama yetki sizde.
Tanrım, beni içine çekiyor.
Ama asla pes etmeyin.
Fakat gördüğümüz şey bu değil.
fakat "birini yap" kısmı neredeyse hiç olmamıştı.
Fakat siz bunu zaten biliyorsunuz.
fakat kontrasepsiyon kullanmıyor.
Bir kez daha düşünün.
Asıl sihir okuyucunun zihninde gerçekleşiyor.
Ama orada insanlar bana,
Ama 11'de,
Ama mimariyi daha da
Ancak hiç yalan söylemezdi.
Ama tehlike de doğurur.
Ama 30 sırtlanlık bir klan...
Fakat sürü, tehlike kokusu alıyor.
Ama artık yeni teknolojiler kullanarak...
Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...
Ama aralarında devler de vardır.
Ama büyük bir sorunu var.
Ama dikkati hemen dağılıyor.
Ama geceler... ...ayrı bir hikâye.
Ama tam nerede olduklarını göremiyorlar.
Fakat fillerin imdat çağrıları...
Ama dokunarak yakalayabilir.
parasıyla.
Ama suya da ihtiyacımız olacak.
Ama bu adam için öyle diyemeyiz.
Ama suya da ihtiyacımız olacak.
Ama bu tehlikeli olacak.
güvenle öldürebilir.
Ama çok çalıştı.
ama gerçekliği biliyorsunuz...
Ancak bir şey oldu,
Onu tabii ki özlüyorum. Ama...
Ama en önemlisi, nezaket.
- O fakir ama mutlu.
- O, yoksul ama mutlu.
Ne kadar da aptalsın!
Fakat ben istemiyorum.
Biz fakiriz ama mutluyuz.
Ama onun bir işe ihtiyacı vardı.
Fakat evren sonsuzdur.
Çok tembelsin!
Ne uzun saçın var!
Yalnızca bu da değil.
ama çabalarım sayesinde
Gitmeye niyet ettim fakat unuttum.
At yaşlı ama sağlıklı.
Sen bir pısırıksın.
Sen onu bana asla söylemedin.
ama bu kutunun dışında düşünebiliriz.
Tamam, peki ya şu an?
ancak bu yeni yöntemleri uygulamadan önce
Çalışmak, sıkı çalışmak,
Ama bu bağlantı ne?
ama hislere çok fazla tepki veriyor.
ancak Washington'da, bu öneri basitçe gücünü kaybetti.
LB: Yine de Arifeen'in hikayeleri vardı.
Ama adil başlarken