Examples of using "자원을" in a sentence and their turkish translations:
tüm kaynaklarını seferber ediyorlar.
o kaynağı idare eden belli bir topluluk
hepsi aynı kaynaklar için savaşıyordu.
Şirkette karar almak ve kaynakları paylaştırmak için
Gezegenimizin son kullanma tarihini uzatmak için
büyük bir mücadele içerisinde, şehirler buraların etrafına inşa ediliyor,