Translation of "결정을" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "결정을" in a sentence and their turkish translations:

결정을 잘하셨어요

İyi bir karardı.

합리적인 결정을 내리고

mantıklı kararlar alıyor,

결정을 내려야 했습니다.

Almam gereken bir karar vardı.

어렵겠지만 결정을 내려야 합니다

Bu zor bir seçim ama karar sizin.

리모컨을 쥐고 결정을 내리세요

Hadi, uzaktan kumandanızı alın ve bir karar verin.

위험부담이 없는 결정을 먼저 시작해봅시다.

Sıfır riskli kararlarla başlayalım.

위험부담이 낮거나 없는 결정을 마쳤으니

Küçük ve sıfır riskli kararların üstesinden geldiğiniz için

리모컨을 쥐고 빨리 결정을 내리세요

Uzaktan kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

그러니 리모컨을 쥐고 결정을 내리세요

Uzaktan kumandayı alın ve bir karar verin.

리모컨을 쥐세요 결정을 내려야 합니다

Kumandayı alın, bir karar vermelisiniz.

게임 컨트롤러를 쥐고 결정을 내리세요

Hadi, oyun kumandanızı alın ve bir karar verin.

터치스크린 기기를 쥐고 결정을 내리세요

Dokunmatik ekranlı cihazınızı alıp bir karar verin.

결정을 내리고 자원을 할당할 때 사용되는

Şirkette karar almak ve kaynakları paylaştırmak için

게임 컨트롤러를 쥐고 빨리 결정을 내리세요

Oyun kumandanızı alın ve hemen bir karar verin.

터치스크린 기기를 들고 결정을 내려야 합니다

Dokunmatik ekranlı cihazınızı alın ve bir karar verin.

좋은 본보기입니다 현명한 결정을 내리지 못하면

Bu, akıllıca kararlar vermezseniz çöl sıcağının

그런 직감적인 결정을 하는데 편안해 합니다.

içgüdüsel kararlar vermekte rahattırlar.

자, 결정을 내려야 합니다 빨리 결정해야 해요

Pekâlâ, bir karar vermeliyiz ve bunu hemen yapmalıyız.

그때의 결정은 무엇이었고, 무엇때문에 그런 결정을 하셨나요?

Bu karar neydi ve seni buna ne itti?

당신이 어떤 결정을 내리든 우리는 함께할 겁니다

Neye karar verirseniz birlikte onu yapacağız.

게임 컨트롤러를 쥐고 결정을 내리세요 헬리콥터입니까, 비행기입니까?

Oyun kumandanızı alın ve bir karar verin. Helikopter mi, uçak mı?

저는 왜 그런 결정을 내려야만 했는지 알고 있고

Aldığım kararları neden verdiğimi biliyorum

컴퓨터 앞에 앉아만 있지 말고 결정을 내려야 합니다

Bilgisayarın başında öylece oturmayın, bir karar vermelisiniz.

그리고 가끔은 그 의견에 따라 결정을 바꾸기도 했죠.

Bazen duyduklarım doğrultusunda değişiklikler yapıyordum

언어가 아닌 의사 결정을 관장하는 뇌의 한 부분이죠.

karar vermeyi kontrol eden parçada gerçekleşiyor, dili değil.

현명한 결정을 내리면 이곳을 함께 빠져나갈 수 있을 겁니다

Akıllıca kararlar verin ve buradan birlikte çıkalım.

생존을 위한 중요한 결정을 몇 분마다 내려야 할 겁니다

Her birkaç dakikada önemli bir hayatta kalma seçimi yapmanız gerekecek.

내일도 같은 결정을 해야하는 상황을 정확하게 마주치게 될 것입니다.

ve aynı kararla yarın da karşı karşıya kalacaksınız.

컴퓨터 앞에 가만히 앉아 있지 마세요 결정을 내리셔야 합니다

Bilgisayarın başında öylece oturmayın. Bir karar vermelisiniz.

어서요, 할 수 있습니다 당신에게 달렸어요 결정을 내리셔야 합니다

Hadi, bunu yapabilirsiniz. Bu size bağlı. Bir karar vermelisiniz.

그리고 너무나 중요한 결정을 하는데 얼마나 하찮은 데이터가 사용되었는지를

sistemin ne kadar bozuk olduğunu ve kritik kararlar için ne kadar az veri

여러분이 완벽한 결정을 내렸는지 알 수 있을 거라고 약속은 못하지만

Kusursuz bir karar verdiğinizi gerçekten bildiğinize dair size bir söz veremem

하지만 이 수색 구조 임무를 시작하기에 앞서서 결정을 내려야 합니다

Ama bu arama ve kurtarma çalışmasına başlamadan önce vermemiz gereken bir karar var.

선택은 당신 몫입니다 전 그 결정을 따를게요 결정하세요 데이나가 기다리고 있습니다

Seçim sizin. Kararınız neyse onu yapacağım. Bir karar verin. Dana bizi bekliyor.

사막 어디로든 갈 수 있지만 어느 쪽으로 갈지 결정을 내려야 합니다

Ve onları bulmak için kocaman bir çölümüz var ama ne tarafa gideceğimiz konusunda karar vermeliyiz.

‎단시간에 기지를 발휘해 ‎생사가 걸린 결정을 내리다니 ‎문어는 참 경이로운 동물이에요

Bu kadar çabuk düşünebilmesi ve böyle ölüm kalım kararlarını alabilmesi gerçekten olağanüstü.

우리가 가는 길에는 힘겨운 장애물이 가득할 테고 어려운 결정을 해야 할 겁니다

ilerideki güzergâh da zor kararlar almayı gerektiren engellerle dolu olacak demektir.