Translation of "자신들의" in Turkish

가끔은, 자신들의 공동체를 지키기 위해

ve sıklıkla toplumu korumak adına

친구들은 자신들의 삶에 대해 얘기해주었어요.

Anne adayına onun hayatından hikâyeler anlattılar

그들은 자신들의 혐의가 뭔지 몰라 혼동스럽고

Yabancıların kafaları, onlara yapılan iddiaların doğası gereği karışık,

그들은 돈이 없어서, 자신들의 꿈을 위해

Paraları yoktu. Bisiklet dükkanından gelen

하지만 억류된 위구르족이 자신들의 이야기를 들려주고 나서야

Bu gözaltı kamplarından serbest bırakılan Uygurlar, olanları açıklamalarına kadar,