Translation of "여전히" in Turkish

0.014 sec.

Examples of using "여전히" in a sentence and their turkish translations:

여전히 그렇고요.

Hâlâ öyle.

여전히 위험하고 위협적이죠.

tehlikeli tehditler olmaya devam ediyorlar.

저는 여전히 친구들이 있고

Hâlâ arkadaşlarım var,

그들의 심장질환은 여전히 진행됐습니다.

Kalp hastalıkları yine de ilerledi.

미국심장협회는 여전히 감정적 스트레스를

Amerikan Kalp Derneği hâlâ duygusal stresi

여전히 오아시스는 안 보이네요

ve hâlâ vahadan bir iz yok.

여전히 매일 받고 있습니다.

Hâlâ her gün alıyorum.

거대충돌설은 여전히 문제가 있었고

Dev çarpışma teorisinin başı hala dertteydi

상처가 여전히 남아있었기 때문이었죠.

etmemesinden değil buralarda hâlâ acıların bulunmasından dolayıydı.

‎암컷은 여전히 고민 중이군요

Dişi hâlen kararsız.

여전히 덥습니다 더워요, 더워

Ve hâlâ çok sıcak. Çok sıcak.

잔해는 여전히 멀리 있습니다

Enkaz hâlâ çok uzakta.

여전히 직장에서 유머를 사용했었어요.

ve hâlâ iş yerinde mizah kullanıyordum.

그들은 여전히 사람에 의해 만들어지지만,

Hâlâ insanlar tarafından yaratılıyorlar

여전히 생산 비용은 꽤 높습니다.

Ve toplam maliyet hâlâ oldukça yüksek.

이 세상에는 여전히 버림받고 낙후된

Dünyadaki tüm topluluklarda,

그리고 여전히 미국은 구금에 중독돼있습니다.

Yine de Amerika hapsetme bağımlısı.

여전히 선상 감옥에 갇혀 있었습니다.

hâlâ yüzen hapishanede tutukluydu.

‎그러나 여전히 나눌 마음이 없군요

Yine de paylaşmaya pek gönlü yok.

‎이 녀석들은 여전히 ‎바깥을 돌아다닙니다

...bunlar hâlâ ortalıkta geziniyor.

그러나 파리지옥은 여전히 열려있는 상태입니다.

Lakin, sinekkapan kapanmadı.

하지만 공원은 여전히 거기 있고

Ama park hâlâ orada

하지만 여전히 올바른 투사법은 없어요.

Fakat hakikaten, hiç kimsenin doğru projeksiyonu olmadığı gerçeği değişmedi.

여전히 침착하면서도 총기가 넘치며, 도덕적으로 올바르십니다.

ve ahlaki olarak her zaman olduğu gibi yönetiliyor.

제 여권에 여전히 경보가 걸려있었기 때문에요.

çünkü pasaportumda hâlâ seyahat uyarısı vardı.

담고 있으며 여전히 더 복잡한 변화가

daha kompleks değişimlere uğramaya hazır,

"그이가 여전히 저를 사랑할 수 있을까요?"

''Beni sevmeye devam edecek mi?''

문명을 찾으려면 여전히 당신의 도움이 필요합니다

Medeniyeti bulmak için hâlâ yardımınız gerekiyor.

사기를 치는 사람도 여전히 있을 것이고

Yine sahtekârlık olacak

백반증은 여전히 진행 중이고 시시각각 변화중이에요.

Gördüğünüz gibi bu, ilerleyen ve sürekli değişen bir hastalık.

하지만 여전히 우리 삶을 지배하고 있죠.

Ama hâlâ hayatımızı domine ediyor.

중국은 여전히 56%에 머물러 있습니다.

Çin'de hala sadece nüfusun %56'sına ulaşabilmiş halde.

심지어 여전히 많은 기억들이 흐릿흐릿 합니다.

şu an hâlâ çoğu hayal gibi.

‎여전히 생생하게 깨어 있죠 ‎이곳은 짐바브웨

Hâlâ bayağı ayakta olan bir dünya. Zimbabve.

여전히 잔해는 나올 생각을 안 하네요

Hâlâ enkaza çok yakın olduğumuzu hissetmiyorum.

아버지와 저 모두 여전히 강인한 사람들입니다.

İkimiz de hâlen güçlüyüz.

사람들도 여전히 그 곳에 머물러 있습니다.

ve içinde hâlâ insanlar var.

하지만 저는 여전히 그 말에 충격 받았습니다.

Ama yine de bundan fazlasıyla etkilendim.

하지만 정부는 여전히 아이들을 부모와 떼어놓고 있습니다.

Ama biliyoruz ki hükûmet hâlâ çocukları ailelerinden ayırıyor

우리가 여전히 사업을 하고 있어서 기쁠 겁니다.

Merak etmeyin hâlâ faaliyet gösteriyoruz.

그러나 여전히 제 깊은 곳에서는 단절되어 있었죠.

hâlâ onlardan derinden kopuktum.

우리는 여전히 전자담배가 정말 금연에 도움이 되는지,

Ama bu cihazların sigarayı bırakmaya yardım edip etmediğini hâlâ bilmiyoruz

여전히 풀려나지 못하자 그들은 절망하고 사기가 떨어져

ama kurtulamadıklarında kırıldılar, moralleri bozuldu

저는 여전히 규칙적으로 뜻밖의 흥미로운 생각들을 하게 됩니다.

hâlâ düzenli olarak tesadüfen ilginç fikirlerle karşılaşıyorum

그리고 저는 가계도에 제가 여전히 관련이 있는지 의문이었죠.

Hala gövdeye bağlı olduğumdan emin değilim.

‎열심히 개골개골하는 건 ‎여전히 안 통하는 것 같군요

Coşkun ötüşler pek etkili olmamış gibi.

지금도 수용소는 여전히 그곳에 있고 계속 늘어나고 있습니다

Bu arada, kamplar hala orada ve genişliyorlar.

하지만 여전히 2명 중 1명의 불만족은 무서운 사실이예요.

Yine de iki kişiden biri ürkütücü bir oran.

잔해는 여전히 정동쪽으로 대략 5km 거리에 있는 것 같습니다

ama sanırım enkaz dört buçuk kilometre doğuda kalıyor.

격렬한 전투가 벌어졌고, 나폴레옹은 여전히 그가 적의 후위대만 마주했다고 생각했다.

Ağır dövüş patlak verirken Napolyon hala sadece düşman korumasıyla yüzleştiğine inanıyordu.

그렇지만 구글 지도같은 지도 서비스에서는 여전히 이 도법이 사용되고 있는데요.

Ancak, Google haritaları gibi birçok web eşleme aracı hala merkatör kullanıyor.

그건 모두 제 수프 속에 들어있었고, 여전히 양파는 톡 쏘고 있었죠.

Hepsi çorbamın bir parçasıydı ama soğanlar hala yakıyordu.

‎밤이 몇 시간 남지 않았지만 ‎아시아의 정글은 ‎여전히 어둠에 잠겨 있습니다

Gecenin artık son saatleri. Ama Asya'nın yağmur ormanları hâlâ karanlığa gömülü.

‎새끼들이 3km 떨어진 곳에 있고 ‎덩치 큰 수컷도 여전히 ‎근처에 있기 때문이죠

Yavruları üç kilometre uzakta. Büyük erkek de hâlâ bölgede.