Examples of using "아타튀르크는" in a sentence and their turkish translations:
Kadınlara karşı ayrımcılık yapan kuralları kaldırdı.
Ve bunları Türkiye'yi modern ve laik bir devlete dönüştürmek için kullandı.
Eşitlik taraftarı kadınları görmekten hoşlanırdı.
Atatürk, orduya Türkiye'yi laik tutmanın sorumluluğunu vermişti.
Atatürk, bir daha başa diktatör gelmesin diye diktatördü.
(Seslendirme: Atatürk'e göre bu fes Türkiye'nin oryantal kaderciliğini ve cehaletini simgeliyordu ve onu ortadan kaldırdı.)