Examples of using "시작했습니다" in a sentence and their turkish translations:
gerçekten de daha iyi hissetmeye başladım.
bir kafes dövüşü düzenledik.
hikâyeyi korumaya koyuldum.
geri dönmeye başladı.
ve dominolar düşmeye başladı.
sonra ofiste oturup bunları kendimize sesli okurken
yeni bir küresel hareket başlatmasının sebebi bu.
ve yerel ürünleri internet üzerinden satmaya başladı.
2003 yılında uygulamaya girmiştim
ve kapı kapı bankacılığa başladık.
Son zamanlarda, dijital bankacılığa başladık.
bildiğimiz gibi evren büyük bir patlama ile başladı
Cambridge Analytica'yı inceliyordum.
Bu yüzden bir şeyler yazmaya başladım.
yapabileceğim her şeyi yaptım.
O da ekonomiyi sadece bunu yapacak halde kurguladı
Onlara çok dikkatli bakmaya başladım.
Bense onun dünyasını daha da derinden görmeye,
Algıyı güçlendiren sesler
2 serseri geldi ve beni buldu.
bu etkinliklerin yeterli olmadığının farkına varıyorum.
ama sonradan sohbette sürekli uzun çizgiler yollamaya başladı
Bu canlı ışık olgusunu daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz.
Bu ilk yılda birkaç şey fark ettim.
eyaletler, her çalışanın maaşından bir paya el koydular.
Onun yatağının kenarında oturarak nedenleri araştırmaya başladım.
Erdoğan, Atatürk’ün laik yasalarını daha agresif bir şekilde ortadan kaldırmaya başladı.
Sonra kötü içgüdülerim olduğunu fark etmeye başladım,
Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.
Nedenini daha yeni yeni anlamaya başlıyoruz. Belki de av çekmek içindir.
Bu süre zarfında ABD, aynı zamanda yurtdışındaki ticari ve askeri çıkarlarını korumak için