Examples of using "색깔이" in a sentence and their turkish translations:
ama aslında rengini kaybetmesi.
Bunun uyarısı da sırtlarındaki canlı renk.
O kadar zayıf ki sağlıklı ahtapotlar gibi canlı renkler çıkaramıyor.
ve yukarılara doğru mermerin rengindeki değişimin farkındaydım.