Translation of "분명한" in Turkish

‎분명한 변화가 일어난 ‎기점이 있었어요

korkusunun muazzam bir şekilde azaldığı

저의 분명한 기억은 텅빈 복도에 서있습니다.

Hatırladığım en net şey, boş koridorda

분명한 사실은 제가 비키라고 부르는 그 사람이

Aslına bakarsanız, Vicky dediğim kişi

‎도시의 오아시스 속 삶에는 ‎분명한 한계가 있습니다

Şehrin içindeki bir vahada yaşamanın kısıtları vardır.

제가 좋아할 게 분명한 것들의 패턴을 이미 구축해 놨거든요.

neleri duymak istediğimi çoktan belirlemişti.