Examples of using "문어를" in a sentence and their turkish translations:
Sonra bir baktım ki
Sonra köpek balığı onu yakaladı.
Her gün gidip kontrol etmeye devam ettim.
Bu, onu farklı bir seviyeye taşıyor.
Bir yanım onu tutup etrafındakileri kovalamak istedi.
Onu avlayan bir sürü yırtıcı tür var.
Ve onu alıp puslu ormanın derinliklerine götürdü.
Çünkü her gün gidip onu takip etmeye çalışmanın yoruculuğu,
Çok sevindiriciydi. "İşte orada." dedik.
Hayatta olduğunu, nefes aldığını görünce içim rahatladı.
Köpek balığı onu üstünden atmaya çalışıyordu.
Ama gariptir ki onlara yaklaştıkça birçok açıdan çok benzediğimizi fark ediyorsun.
Bu yüzden vantuzlarını çok narince, onu rahatsız etmeden elinden sökmen gerekiyor ki