Translation of "느끼는" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "느끼는" in a sentence and their turkish translations:

열감을 느끼는 경우도 적었습니다.

ve daha az ateş basması yaşıyorlar.

현재 수학을 어렵게만 느끼는 학생에게

Matematikle boğuşan bir öğrenciye uzak bir gelecekte

우리가 느끼는 법을 바꿀 필요가 있고,

Hissetme biçimimizi değiştirmeliyiz.

인간이 항상 불안해하고 수치심을 느끼는 이유죠.

Böylece güvensizlikler gelir, utanç gelir.

우리가 나누고 믿고 느끼는 것을 이해시키며

ne paylaştığımızı, neye inandığımızı ve ne hissettiğimizi anlamasını sağlarsak

그럼 사람들이 느끼는 공정성은 어디서 시작할까요?

Peki bu adil yargılanma algısı ne ile başlar ?

제가 느끼는 것은 무엇인가를 해야한다는 아주 강한

Hissettiğim bir şey yapmak için daha güçlü

제가 매일 일을 하며 느끼는 것이 있어요.

Bunu işte her gün görüyorum.

두려움, 죄책감, 스트레스 등을 덜 느끼는 것으로 나왔어요.

korku, suç ve stres seviyeleri düşmeye başladı.

이와 비슷하게, 로봇이 내 신체의 일부라고 느끼는 시점부터

Senin bedenin gibi hissetmeye başladığın zaman,

우리가 가장 짜증나고 또 가장 흥미를 느끼는 순간입니다.

bir problemi çözmek ve değişim yaratmak için motive oluyoruz.

또한, 조직의 일원으로서 느끼는 자부심에 아주 중요한 영향을 미칩니다.

insanları parçası olmaktan gururlandırmada çok önemlidir.

먼저, 여러분이 부나 돈에 대해서 느끼는 감정부터 시작해 보죠.

Hadi en baştan başlayalım, para ve servetle ilgili hisleriniz.

여러분도 똑같이 미소지어 준다는 사실에 행복을 느끼는 그런 사람이요.

ve hepinizin yine gülümsediği gerçeğindeki mutluluğu bulabilen bir adam.

‎3개월 만에 처음으로 ‎북극곰 가족이 ‎태양의 온기를 느끼는 날이죠

Ayılar üç ay sonra ilk defa güneşin sıcaklığını hisseder.

그들이 진실로 느끼는 것에 대해 다른 사람에게 말하게 합니다.

gerçekten önemsedikleri birine hislerini söylemelerini isteyebilirim.

제 자신을 위해 돈을 요구할때 제가 느끼는 감정은 같지 않습니다.

hissettiğim ile kendim için para istemekle hissettiğim aynı değil.