Examples of using "노력하는" in a sentence and their turkish translations:
kendimi denklemden çıkarmak.
hem de beni tanımadıkları hâlde.
Çok çalışma yanlısı değilim,
Gerçek şu ki ben bu devi uyandırmaya çalışıyorum
arasında bir şeylerin kızışıp kızışmadığını soruyor.
İlki aktif olarak farklı bakış açıları aramaktır.
getirmeye çalışan büyük bir bankada çalışıyordum.