Examples of using "어미" in a sentence and their turkish translations:
İnanılmaz koku duyusu sayesinde onları tespit ediyor.
Patagonya dağlarındaki anne puma karanlıktan faydalanmış.
Düşük ışıkta çekim yapabilen bir kamera bir anne kutup ayısı ile iki yavrusunu tespit ediyor.
anneleri olmadan hayatta kalacak yetenek veya güce henüz sahip değiller.
Annesine kavuşmanın verdiği rahatlama... ...ve çok ihtiyaç duyduğu sütü.
Anneyi bekleyen uzun karanlık, dayanıklılığını ve kabiliyetini sınayacak.
Anne puma ile dört küçük yavrusu gece gelmeden sıcağın tadını çıkarıyor.
Anne kutup ayısı, yemek arayışı içinde 24 saatte 80 kilometreye kadar yol tepebilir.
Doyuracak üç büyük boğaz olduğundan anne, aileye yemek bulmakta güçlük çekecektir.