Examples of using "Studiare" in a sentence and their turkish translations:
Sıkı çalışmalısınız.
- Ders çalışmaktan keyif alıyor musun?
- Ders çalışmaktan hoşlanır mısın?
Okumak istemiyor musun?
- Burada çalışabilirsin.
- Burada eğitim görebilirsiniz.
Durmadan çalış!
Çalışmayı bitir.
Çalışmana izin vereceğim.
Çalışmak zorunda değilsin.
Çalışmalıyım.
Çalışmalıyız.
Çalışmaktan nefret ediyorum.
Ben çalışıyor olmalıyım.
Biz çalışmak zorundayız.
Ben gerçekten çalışmak zorunda olacağım.
Onların çalışması gerek.
Bu gece çalışmak zorundayım.
Sen sadece sıkı çalışmalısın.
Üzgünüm, çalışmak zorundayım.
İngilizce çalışmak zorundaydım.
Burada eğitim alabiliriz.
Yurt dışında okumak ister misin?
Sürekli çalışmak zorundayım.
Fransızca çalışmalıyım.
Fransızca çalışmalıyım.
Tarih eğitimi yapmak istiyorum.
Tom'un çalışmasına yardımcı ol.
Fransızca okumak istiyordum.
- Daha fazla ders çalışmalısın.
- Daha çok çalışmalısın.
Daha çok çalışmalısın.
Daha çok çalışmalısın.
- Neden yurtdışında okumak istiyorsun?
- Neden yurtdışında okumak istiyorsunuz?
- Neden yurtdışında öğrenim görmek istiyorsunuz?
- Daha fazla çalışmalısın.
- Daha fazla çalışmak zorundasın.
Benimle çalışmak ister misin?
Çalışmanı öneriyorum.
Fransızca öğrenmek ister misin?
Öğrenmek zorundayım.
Yurt dışında eğitim yapmak istiyorum.
Yarın çalışmak zorunda kalacağım.
Ne çalışacağımı biliyorum.
O fen eğitimi yapmak zorundadır.
Ben İbranice okumak istiyorum.
Hollandaca okumak istiyorum.
Ben matematik okumak istiyorum.
Okumaktan bıktım.
O, ona çalışmasını söyledi.
İkimiz de Fransızca okumalıyız.
Çalışmak zorunda mıyım?
Çalışmayı kes!
Ben burada çalışamam.
İngilizce çalışmaya başladın mı?
- Ben eğitimden yoruldum.
- Okumaktan bıktım.
Onun çalışmaktan nefret ettiğini söylüyorlar.
Ben yurt dışında öğrenim görmeye karar verdim.
Almanca çalışmak istemiyorum.
Tarih çalışmayı severim.
Paris'te öğretim yapmak istiyorum.
Ben test için çalışmalıyım.
Dün çalışmak zorunda değildim.
Fransızca çalışmalıydım.
Fransızca çalışmak istiyorum.
Fransızca okumanı öneriyorum.
Daha fazla çalışman gerekiyor.
Çok daha sıkı çalışmalısın.
Fransızca çalışmanı öneriyorum.
Fransızca öğrenmeyi seviyor musun?
Müzik çalışmayı seviyorsun, değil mi?
Neden Fransızca çalışmalıyım?
- Ders çalışmayı sevmem.
- Ben eğitimi sevmiyorum.
Ben dil çalışmayı severim.
Fransızca çalışmak zorunda değilim.
Belki Fransızca çalışmalıyım.
Bugün ders çalışmak istemiyorum.
Japonca çalışmak zorundayım.
- Fransızca eğitimi yapmak istiyorum.
- Fransızca çalışmak istiyorum.
Tom müzik çalışmayı sever.
Almanca okumak istiyorum.
Sınav için çalışmak zorundayım.
O, çalışmadan öğrenmek istiyor.
Ben müzik çalışmayı severim.
O müzik çalışmayı seviyor.
O, müzik çalışmayı sever.
Biz müzik çalışmayı seviyoruz.
Müzik çalışmayı severler.
Sabah çalışmayı tercih ederim.
Tom, Fransızca okumaktan nefret ediyor.
Tom Fransızca okumak istiyor.
Biz daha çok çalışmalıyız.
Dil öğrenmeye devam ediyorum.
Canım çalışmak istemiyor.
Arapça çalışmak istiyorum.
Ders çalışmak için yaşıyor.
Okumak önemlidir.
Burada çalışabilir miyim?