Examples of using "Studiò" in a sentence and their turkish translations:
Tom bütün gece çalıştı.
O, Belçika'da eğitim gördü.
O, üniversitede ekonomi eğitimi aldı.
Tom Fransızca okudu.
Tom yurt dışında okudu.
O İncil okudu.
Tom çok çalıştı.
- Fadıl, İslam okudu.
- Fazıl İslam eğitimi aldı.
O, Harvard'da hukuk okudu.
- Almanya'da sanat eğitimi gördü.
- Almanya'da sanat okudu.
O İngiliz tarihi okudu.
Sabahleyin İngilizce çalıştı.
Tom akşam yemeğinden sonra ders çalıştı.
Tom çok sıkı ders çalıştı.
Bush sorunu araştırdı.
Tom Boston'da okudu.
Tom Avustralya'da okudu.
Tom jeoloji okudu.
Kuşların uçuşunu okudu.
Sınavı geçmek için çok çalıştı.
O Pekinde Çince okudu.
Tom Mary ile Fransızca okudu.
Hiç kimse ülkemi araştırmadı.
Tom belgeyi dikkatle inceledi.
Bay Suzuki Fransa'ya gitmeden önce Fransızca çalıştı.
Jane aynada kendini inceledi.
Erkek kardeşim İngiltere'de okudu.
Emily biraz Romence çalıştı.
Tom bir doktor olmak için okudu.
Testi geçmek için çok çalıştı.
O bilimci olmak için çok sıkı çalıştı.
O, okula gitti ama çok çalışmadı.
Bay Smith Çin tarihi eğitimi aldı.
George Bernard Shaw yıllardır Macarca okudu.
O, giriş sınavında başarısız olmamak için çok çalıştı.
O kuşların uçma şekli üzerine eğitim yaptı.