Examples of using "Ogni" in a sentence and their turkish translations:
Her gün çalışır mısın?
Her kelimeyi yazın.
Her bir kusur, her bir yenilgi
Ben her gece dua ederim.
Her gece seni arayacağım.
Her gün buraya geliyor musun?
Ben her gece seni arayacağım.
- Ben onu her gün kullanırım.
- Her gün onu kullanıyorum.
- Onu her gün kullanırım.
- Her gün kullanırım.
- Her gün kullanıyorum.
Bizi her yıl davet edersiniz.
Bunu her gün yapar mısın?
O, her gün oraya gider.
- Her sabah tıraş olur musun?
- Her sabah tıraş olur musunuz?
Her gün kahve içiyor musun?
- Her sabah kahve içiyor musun?
- Her sabah kahve içer misin?
Neden her gün çalışıyorsun?
Her gün İngilizce çalış.
Onu her zaman söylüyorsun.
Ben her gün yüzerim.
Her gün çalışacağım.
Her yıl daha iyi oluyor.
Ben her sabah koşarım.
Biz her gün birbirimizle konuşuruz.
Bu her zaman işe yaradı.
Her akşam yazarım.
Her gün ağlarım.
Biz her gün tartışıyoruz.
Her gün çalışırım.
Her gün tartıl.
Her yıl oraya giderim.
Onu her hafta yaparlar.
Neredeyse her gün ağlarım.
Her gün buraya gelirim.
Her gün buraya geliriz.
Her gün İngilizce çalışırım.
Bunu her gece yaparız.
Her gün Google kullanırım.
Ben her gün burada yüzerim.
Onu bir şekilde yap.
Niçin her gün İngilizce çalışıyorsun?
Her neyse sen hatalısın.
Yine de başlayalım.
Her kadın farklıdır.
Her gün farklıdır.
Her sefer farklıydı.
Onu her gün görüyorum.
Onları her gün görürüm.
- Her mahalle farklıdır.
- Her semt farklıdır.
Her yıl farklıdır.
Her gün Fransızca çalışırım.
Her gün duş alıyor musunuz?
Her gün pilav yiyor musun?
Her pazar kiliseye gider misiniz?
Her otuz dakikada tıraş olur musun?
Zaten seni seviyorum.
Her gün ne kadar kahve içersin?
Her gün kahvaltı yapman gerek.
Her gün İngilizce mi çalışıyorsunuz?
Bunu her zaman yapmalı mısın?
Her gün senin hakkında düşünüyorum.
Onu ona her gün söylerim.
Ben İncil'i her gün okurum.
Ben her sabah lahana turşusu yerim.
Ben her gün kahvaltı yaparım.
O, her gece onu arar.
Onlar her derse devam eder.
Ona her gün telefon ederim.
Neredeyse her gün balık avlarım.
Neredeyse her gün çizerim.
Neredeyse her gün hapşırırım.
Neredeyse her gün avlanırım.
Neredeyse her gün araba sürerim.
Ben hemen hemen her gün gezerim.
Neredeyse her gün münakaşa ederim.
Ben neredeyse her gün sigara içerim.
Neredeyse her gün şarkı söylerim.
O bize her ay ödeme yapar.
O her cuma günü bize ödeme yapar.
Tom'u her gün görürüm.
Her gece buradayım.
Onlar her toplantıya katılır.
Tüm ümidini kaybetti.
Her türlü önlemi almak zorundayız.
Ben her dakika bundan nefret ediyordum.
- Her sabah tıraş olurum.
- Ben her sabah tıraş olurum.
O, her gün İngilizce çalışır mı?
O her ay bize ödeme yapar.
Her gün yüzmek istiyordum.
Her Yaz yurt dışına gideriz.
Neredeyse her gün yazarım.
Her gün yemek yapmam.
Her akşam gülmem.
Bunu her gün yaparım.
Biz bunu her Pazartesi yapıyoruz.
Ben her gün şarap içerim.
Yine de gideceğim.
Her halükarda, gideceğiz.
Her gün görüşüyoruz.
Onlar her gün odun keserler.
Her gün buraya gelirim.