Examples of using "Kígyó" in a sentence and their turkish translations:
Yılan kıvrıla kıvrıla gidiyor.
Yılan yaşıyor mu?
Bazı yılanlar zehirlidir.
Yılan tıslar.
Bir yılan tarafından ısırıldım.
Yılanı görünce donup kaldım.
Bir yılan tarafından ısırıldım.
- Bu yılan zehirlidir.
- Bu yılan zehirli.
Yılan derisini değiştirdi.
Yılan bir kurbağayı yuttu.
Bu yılan zehirli değil.
Yılan köpeği bütünüyle yuttu.
- Yılan diri mi yoksa ölü mü?
- Yılan sağ mı yoksa ölü mü?
- Yılan yaşıyor mu yoksa öldü mü?
Bazı yılanlar tehlikelidir.
Bu ormanda bir sürü yılan vardır.
Kabuğu delip aynı bir yılan gibi içeri zehir bırakıyor
Gökyüzünden bakıldığında, nehir kocaman bir yılan gibi görünüyordu.