Examples of using "Bőven" in a sentence and their turkish translations:
Bu güzel yapacak.
Bir sürü şarabımız var.
Çok zaman var.
- Çok kahve var.
- Kahve bol.
Onların bol miktarda suyu var.
Bizim bol miktarda yerimiz var.
Bu oldukça yeterli.
Bol yiyeceğimiz var.
Çok yiyecek var.
Tom'un bir sürü sorusu vardı.
Çok zamanım var.
Daha sonra onun için bol vaktimiz olacak.
Bu gece herkese yetecek balık var.
Bol miktarda yiyeceğimiz var.
Daha sonra konuşmak için bol zamanımız olacak.
Bol miktarda su var.
Onların çok var.
Şehirde çok sayıda evcil hayvan olduğundan seçeneği bol.
Sinir uçları ve kan damarlarıyla dolu olduğundan son derece hassastır.
Tom istediği bütün zamana sahip olacağını düşündü.
Çok fazla yiyeceğimiz var.
Eğlence için hâlâ çok zamanım var.
- Bol zamanım var, ama yeterli param yok.
- Bol bol zamanım var ama yeterli param yok.