Translation of "Azok" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "Azok" in a sentence and their turkish translations:

- Azok esőfelhők.
- Azok ott esőfelhők.

Bunlar yağmur bulutu.

- Azok ketten kimennek?
- Azok mindketten kimennek?

Şu ikisi dışarı gidiyorlar mı?

Azok sárgadinnyék.

Onlar kavun.

Mik azok?

Şunlar nedir?

Azok szépek.

Onlar güzel.

Azok drágák.

Onlar pahalı.

Azok tojások.

Onlar yumurta.

Azok állatok.

Onlar hayvanlar.

Azok poloskák?

Onlar tahtakurusu mu?

Azok robbanóanyagok?

Onlar patlayıcı mı?

Azok jók.

Bunlar iyi.

Azok ajándékok.

Onlar hediye.

- Azok a törülközők piszkosak.
- Azok a törülközők szennyesek.

Havlular kirli.

- Azok nélkül is boldogulunk.
- Megleszünk azok nélkül is.

Biz onlar olmadan yapabiliriz.

azok valójában sztromatolitok.

aslında stratomalitlerdi.

azok kreatívabbak, optimistábbak,

daha yaratıcı, daha optimistik,

Azok a könyveim.

Şu kitaplar benim.

Azok az enyémek.

Onlar benim.

Milyen tabletták azok?

Bunlar ne tür haplar?

Nem ők azok.

Bu onlar değil.

Azok ingyen vannak.

Bunlar ücretsiz.

Azok igaz állítások.

Bunlar gerçek ifadeler.

- Azok mókusok.
- Mókusok.

Şunlar sincap.

Azok a tieid?

Onlar senin mi?

Azok a rendeléseink.

Bunlar bizim siparişlerimiz.

Azok szép cipők.

Onlar güzel ayakkabılar.

- Azok drágák.
- Drágák.

Onlar pahalı.

- Kik azok a fiatal hölgyek?
- Kik azok az ifjú hölgyek?

Şu genç bayanlar kim?

És tudom, kik azok.

Kimler olduğunu biliyorum.

Akkoriban azok az iratok...

O günlerde belgelerin kalitesi

Azok a virágok elpusztultak.

Şu çiçekler ölmüş.

Megérkeztek azok a lányok.

O kızlar geldi.

Azok a virágok szépek.

O çiçekler güzel.

- Ők újak.
- Azok újak.

Onlar yenidir.

Azok a férfiak katonák.

Şu adamlar asker.

Azok más idők voltak.

Onlar farklı zamanlardı.

Azok boldog idők voltak.

Onlar mutlu zamanlardı.

Azok a dolgok megtörténnek.

- Bu şeyler olur.
- Olur öyle şeyler.

Azok az enyéim voltak.

Onlar benimdi.

Azok nem az enyémek.

Bunlar benim değil.

Mik azok a polimerek?

Polimerler nelerdir?

Kik azok a fickók?

Şu adamlar kimdir?

Azok az ő könyveik.

Onlar onların kitapları.

Azok a tanáraink kocsijai.

Onlar bizim öğretmenlerin arabalarıdır.

Azok a mi könyveink.

Onlar bizim kitaplarımız.

Azok a házak nagyok.

Şu evler büyük.

Azok az almák nagyok.

- Bu elmalar büyük.
- Şu elmalar büyük.

Azok az én lányaim.

Bunlar benim kızlarım.

És azok, akik iskolába járnak,

Okula gidebilenler ise

Hogy azok motorkerékpár-javító vagy

böylece bu insanlar motor tamircisi

Azok az öregemberek férfiruhákat gyártanak.

Bu yaşlı adamlar erkek giysileri üretiyor.

- Diákok vagytok? - Igen, azok vagyunk.

- “ Siz öğrenci misiniz?” “Evet, öğrenciyiz.”
- “ Siz öğrenci misiniz?” “Evet, öyleyiz.”

Azok a gyertyák nem fehérek.

Şu mumlar beyaz değiller.

Azok a dolgok mind igazak.

Bütün bu şeyler doğrudur.

Ők azok, akikre szükségünk van.

Onlar doğru olanlar.

Mik azok a kis pontok?

Şu küçük noktalar nedir?

Mik azok a kék dolgok?

Bu mavi şeyler nedir?

Azok a férfiak franciául beszélnek.

- Şu adamlar Fransızca konuşuyorlar.
- Şu adamlar Fransızca konuşuyor.
- O adamlar Fransızca konuşuyorlar.
- O adamlar Fransızca konuşuyor.

Azok a kígyók rendkívül veszélyesek.

Bu yılanlar son derece tehlikeli.

Azok a nők hidegvérű gyilkosok.

O kadınlar soğukkanlı katillerdir.

Ezek ugyanolyan jók, mint azok.

Bunlar da şunlar kadar iyi.

Ezek könnyebb könyvek, mint azok.

Bu kitaplar, o kitaplardan daha kolay.

Mit jelölnek azok a jelölések?

Bu işaretler ne anlama geliyor?

Miközben azok fizetése egyre csak nő.

Bu sırada CEO’ların kazançları sürekli olarak artıyor.

Azok a vezetők mind egyetértenének azzal,

O liderlerin her biri hemfikirdir ki

Azok, akik korábban már ellátogattak ide,

Bu bölgeyi daha önce ziyaret etmiş olanlar,

Azok, akik terroristák egyeseknek, szabadságharcosok másoknak.

Bazıların terörist dedikleri diğerleri için özgürlük savaşçısıdır.

Nem mindegyik könyv hasznos azok közül.

Bu kitapların hepsi kullanışlı değil.

Azok a magyar lányok nagyon szépek.

Şu Macar kızları çok güzel.

- Azok az enyémek.
- Ők az enyémek.

Onlar benimki.

Hol vannak azok a fiatal hölgyek?

Bu genç bayanlar kim?

Azok Tom szabályai, nem az enyémek.

- Onlar benim kurallarım değil. Onlar Tom'un kuralları.
- Onlar benim kurallarım değil, Tom'un kuralları.

Tudom, mit akarnak azok a fickók.

Şu adamların ne istediğini biliyorum.

Azok a könyvek az ő tulajdonuk.

Şu kitaplar onların.

Azok a férfiak mindhárman ácsok voltak.

Bu adamların üçü marangozdu.

Azok a cipők túl kicsik rád.

O ayakkabılar senin için çok küçük.

A világon 10 emberfajta van: azok, akik értik, és azok, akik nem értik a bináris rendszert.

Dünya üzerinde 10 çeşit insan vardır: ikilik sistemi anlayanlar ve anlamayanlar.

azok is, akik belül voltak a körön,

hem de en önemlisi dışlananlar için

Ugyanazokért a sztereotípiákért vagy azok ellen küzdene!

iş hakkın aynı ön yargılara sahipler ve onlara karşı aynı ön yargılar var.

Ezek azok a dolgok, melyek nekem tetszenek.

Bunlar sevdiğim şeyler.

Melyik könyvet adtad oda Tominak azok közül?

Şu kitaplardan hangisini Tom'a verdin?

Azok a lányok nagyon el vannak foglalva.

O kızlar çok meşgul.

Azok közül akartam egyet, mikor gyerek voltam.

Ben bir çocukken onlardan birini istiyordum.

és azok, akik plasztikai műtétnek vetik alá magukat.

tüketicisi olurlar.

és a nők voltak azok, akik végül megoldották.

ve kadınlar bunu ortadan kaldıranlardı.

Főleg ha azok felszólaltak a status quo ellen.

bastırmak ve muhalifleri dışlamak için kullandılar.

Azok az anyák és apák, fiúk és lányok

Bu anne, baba ve evlatların orada olmasının

Csak azért, mert azok, akik, vagy amiket hisznek,

belli gruplara karşı duyduğumuz nefret

Tulajdonba vételnek hívtuk őket, mert azok is voltak.

Buna "kamulaştırma" diyorduk, gerçekten de kamulaştırmaydı.

Dínó tojás? Képtelenség! Azok az állatok már kihaltak.

Dinozor yumurtaları mı? İmkansız. Bu hayvanlar çoktan tükenmişler.

A szellemek valósak azok számára, akik hisznek bennük.

Hayaletler onlara inananlar için gerçektir.

Ezek az én könyveim, azok ott az övéi.

Bunlar benim kitaplarım, onlarsa onun.

- Mutasd meg az egyiket!
- Mutass egyet azok közül!

Bana onlardan birini göster.

A számok az ajtókon vagy azok mellett vannak.

Sayılar kapılarda veya kapıların yanında.

- Kik ezek az emberek?
- Kik azok az emberek?

- Şu kişiler kim?
- O insanlar kim?

Azok a fiúk közül egy sem beszél franciául.

O çocuklardan hiçbiri fransızca konuşmuyor.

Ez ragyogó megoldásnak bizonyult, mert szimpatikus volt azok számára,

Bu mükemmel bir çözümdü çünkü Londra'da yaşayıp şehri çok iyi bilen

Önök azok, önök itt, mindannyian, akik ma változást hozhatnak.

Tüketiciler olarak her biriniz bir şeyleri değiştirme gücüne sahipsiniz.