Examples of using "Vaatteensa" in a sentence and their turkish translations:
Tom elbiselerini ütüledi.
Onun elbiseleri her zaman demode.
Tom kirli elbiselerini sepete attı.
Mary bütün elbiselerini kendi diker.
Tom eşyalarını her yere saçıp bıraktı.
Tom ıslak giysilerini kuru bir şeyle değiştirmek istiyor.
Mary, Tom'un kirli giysilerini yere bırakmasına tahammül edemiyor.
O en iyi giysilerini giydi ve dışarı çıktı.