Examples of using "Joen" in a sentence and their turkish translations:
Kaçak nehri geçti.
Yolumu nehrin yakınında kaybettim.
O, nehri geçti.
Nehir kıyılarında jaguarlar kol gezer.
Çadırı nehrin yanında kurduk.
Onlar nehri yüzerek geçtiler.
Bu nehri nereden geçebiliriz?
Tayfun nehrin taşmasına neden oldu.
Tom nehri bir sandalda geçti.
Kale nehrin karşısındadır.
Bir demir yolu köprüsü zaten nehir üzerinde inşa ediliyor.
Bu nehrin adı nedir?
Şu nehrin adı nedir?
Nehir üzerine yeni bir köprü inşa ediliyor.
Kabile üyeleri nehir boyunca yerleşti.
O, nehri yüzerek geçme girişiminde başarısız oldu.
Bu nehirdeki su çok temizdir.
- Bakers'ların nehrin üst tarafında bir çiftliği var.
- Bakers'ların nehrin yukarısında bir çiftlikleri var.
Nehir boyunca yürümeyi seviyorum.
Alaska kıyılarında somonlar, nehrin üst taraflarındaki yumurtlama alanlarına yönelmiş.
Nehrin kenarında Tom'la birlikte gördüğün sen miydin?
O, yaz okuluna devam ederken nehrin yanındaki bir çadırda yaşadı.
Nehir 50 metre genişliğindedir.