Examples of using "Annoin" in a sentence and their turkish translations:
Tom'a cep fenerimi uzattım.
Sana bir kitap verdim.
Ona bir kitap verdim.
Sana söz verdim.
Tom'u affettim.
Tom'a gece izini verdim.
Kitabı arkadaşıma verdim.
Ben onu ona verdim.
- İstifa ettim.
- Vazgeçtim.
- Bıraktım.
Mary'ye bir kitap verdim.
Onu sana ne zaman verdim?
Kedi yavrusuna Tama adını verdim.
Ona biraz şekerleme verdim.
Tom'a Mary'nin telefon numarasını verdim.
Az önce onu Tom'a verdim.
Az önce Tom'a bir tane verdim.
Tom'un benim kanepemde uyumasına izin verdim.
Onu anneme verdim.
Evimde uyumasına izin verdim.
Tom'a biraz süt ve çörek verdim.
Az önce Tom'a 30 dolar verdim.
Tom'a bütüm paramı ödünç verdim.
Her çocuğa üç adet şeker verdim.
Boynumu korumak istiyordum. Bu yüzden kolumu uzattım,
Onu fazla mesai yapmaktan muaf tuttum.
Nezaketinin karşılığında ona bir hediye verdim.
- Tom'un bizim arka bahçede kamp yapmasına izin verdim.
- Tom'un bizim arka bahçede kamp yapmasına müsaade ettim.
Tom'a benimle çalışması için bir şans verdim.
Sizi çok uzun beklettiğim için üzgünüm.
Ben sana hiçbir şeye dokunmaman için açık talimatlar vermiştim.
Yaklaşık üç dakika önce sadece Tom'a bir içki verdim.
Birkaç yıl önce, anneler gününde, bir madalyonu üvey anneme hediye olarak verdim.
Beni öldürmekle tehdit ettiler, bu yüzden cüzdanımı onlara verdim.
O sana verdiğim kemer mi?
Tom'un ona verdiğim yeni gömleği giyip giymeyeceğini öğrenmek istiyorum.
Tom'un bunu yapmasına izin verdiğime inanamıyorum.
Birkaç gün önce sana ödünç verdiğim kitabı iade etmeni istiyorum.