Translation of "Skilled" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Skilled" in a sentence and their turkish translations:

Sami was skilled.

Sami yetenekliydi.

He's skilled at videogames.

O video oyunlarında yetenekli birisi.

He's a skilled linguist.

O, yetenekli bir dilbilimcidir.

Joseph is a skilled economist.

Joseph yetenekli bir ekonomisttir.

Tom is skilled, isn't he?

Tom yetenekli, değil mi?

You're quite a skilled negotiator.

Oldukça yetenekli bir arabulucusun.

He was a skilled blacksmith.

- O yetenekli bir demirciydi.
- O yetenekli bir nalbanttı.

Tom is a skilled programmer.

Tom yetenekli bir programcı.

Tom is a skilled player.

Tom yetenekli bir oyuncudur.

Tom is a skilled blacksmith.

Tom yetenekli bir demircidir.

- Tom is very skilled in manual labor.
- Tom is very skilled at manual labor.

Tom el işinde çok yeteneklidir.

skilled, healthy and productive human beings.

Yetenekli, sağlıklı ve üretken insanlar.

The team was skilled and coordinated.

Takım yetenekli ve koordineydi.

Highly skilled labour and good salaries.

becerikli iş gücü ve iyi maaş gerekiyordu.

My granddaughter is skilled at photography.

Kız torunum fotoğrafçılıkta yeteneklidir.

A skilled mechanic makes decent money.

Yetenekli bir tamirci iyi para kazanır.

My father is a skilled fisherman.

Babam yetenekli bir balıkçı.

A skilled mechanic earns decent wages.

Yetenekli bir tamirci makul ücretler kazanır.

Tom is a skilled chess player.

Tom yetenekli bir satranç oyuncusu.

Tom is a very skilled player.

Tom çok yetenekli bir oyuncudur.

- It's obvious that Tom is a skilled musician.
- It's obvious Tom is a skilled musician.

Tom'un yetenekli bir müzisyen olduğu açıktır.

Tom is very skilled in manual labor.

Tom el işinde çok yetenekli.

Industrial countries require a lot of skilled labor.

Sanayi ülkeleri birçok nitelikli işgücüne ihtiyaç duyarlar.

My wedding ring was crafted by a skilled goldsmith.

- Alyansım yetenekli bir kuyumcu tarafından yapıldı.
- Benim evlilik yüzüğüm yetenekli bir kuyumcu tarafından yapıldı.

He is already skilled in both math and literature.

Şimdiden hem matematikte hem de edebiyatta yeteneklidir.

The average skilled workers now earn over $10,000 a year.

Ortalama yetenekteki işçiler şu anda yılda 10.000 dolardan fazla kazanırlar.

The skilled craftsman restored the shattered vase piece by piece.

Yetenekli sanatkâr parçalanmış vazoyu parça parça restore etti.

His reports described Ney as active, brave and a skilled tactician.

Raporları, Ney'i aktif, cesur ve yetenekli bir taktikçi olarak tanımladı.

The fact is that no matter how skilled you might be at looking,

Bakmak ile ilgili ne kadar becerikli görünseniz de

His personal office or cabinet, mostly skilled  civilian clerks who handled troop movements,  

Kişisel ofisi veya kabine, çoğunlukla asker hareketlerini yöneten yetenekli sivil katipler,

Since the beginning, the government has understood that CHAEBOLS would need high skilled workers.

En baştan beri, hükümet Chaebollerin nitelikli iş gücüne ihtiyaç duyacağını anlamıştı.

In fact, today London has over 1.7 million highly skilled workers while New York has

Aslında, bugün Londra 1.7 milyondan fazla kalifiye elemana sahipken New York sadece

The more people and the more companies you have, the easier it is to attract highly skilled

Daha fazla insan ve daha fazla şirkete sahip oldukça yüksek kalifiye göçmenleri çekmek

The members of these nomadic tribes were skilled archers and riders; they were able to attack and run away as fast as the wind.

Bu göçebe kabilelerin üyeleri yetenekli okçu ve biniciydiler; rüzgar gibi hızla saldırıp kaçabiliyorlardı.

- Tom is very competent.
- Tom is very good at what he does.
- Tom is very skilled.
- Tom is very skillful.
- Tom's very good at what he does.

Tom çok yetenekli.