Examples of using "Meant" in a sentence and their turkish translations:
Tom onu demek istedi.
anlamıyordu .
O, hayır anlamına geliyordu.
Tom onu kastetti.
Tom işi ciddiye aldı.
Tom iyi niyetliydi.
Niyetimiz iyiydi.
Onların niyeti iyiydi.
Hiçbir şey ifade etmiyordu.
O bunu kastetti.
Mary onu kastetti.
Biz bunu kastettik.
Onlar bunu kastetti.
Ben bunu kastettim.
Demek istediğim bu.
Kastettiğim bu değil.
Tom'un demek istediği o değil.
Böyle olmaması gerekiyordu.
Kastettiğim tam olarak bu.
Üniversiteye gitmemek hapis demekti.
Amacım zarar vermek değildi.
Kelime "katılanlar" anlamına geliyordu.
Niyetimiz zarar vermek değildi.
Niyeti zarar vermek değildi.
Tersini demek istedim.
Aramak istedim.
Asla onu demek istemedim.
Tom'un söylemek istediği bu.
Saygısızlık etmek istemedim.
Tom gerçekten bunu demek istedi.
Ben gerçekten bunu kastettim.
- Niyetinin kötü olmadığını biliyorum.
- Biliyorum, niyetin iyiydi.
Tom dürüsttü.
- Ben onu şaka olarak söylemiştim.
- Bu bir şaka olarak yapılmıştı.
Tom onun söylediğini demek istedi.
O ne demek istediğini gösterdi.
Söylediğimi kastettim.
- Biz birbirimiz için yaratılmışız.
- Birlikte olmak bizim kaderimiz.
Ne demek istediğini biliyordum.
O benim için hiçbir şey ifade etmiyordu.
O benim için manidar oldu.
Ne demek istediğimi biliyorsun.
Ne demek istediğimi söyledim.
- Tom benim için her şey demekti.
- Tom benim her şeyim.
- Tek gayem Tom.
Tom'un ne demek istediğini anlıyorum.
Tom'un demek istediği buydu.
Tom Mary'nin ne demek istediğini biliyordu.
Tom'un ne demek istediğini biliyordum.
Tom'un ne demek istediğini biliyorum.
Ne demek istediğini biliyorum.
Sana sormak istedim.
Tom'u aramak istedim.
Asla sana zarar vermek istemedim.
Ne demek istediğini anlıyorum.
Tom onun ne anlama geldiğini merak etti.
Bunu kastettiğine eminim.
Tom'un ne demek istediğini merak ediyorum.
Sana söylemek istedim.
Tom'un demek istediği bu mudur?
Amacım size zarar vermek değildi.
Demek istediğim oydu.
Böyle olmaması gerekiyordu.
Tom bunun ne anlama geldiğini anladı.
İyi niyet gösterdiğinden eminim.
Söylediğim her şeyde ciddiydim.
Tom Mary'nin ne demek istediğini anladı.
Tom Mary'nin ne demek istediğini merak ediyordu.
Evet, demek istediğim bu.
Onları aramak istedim.
Onu aramak istedim.
Tom'un demek istediği o değildi.
Bunu kastettin, değil mi?
Hikayeler okumak içindir.
- Aslında, başka bir şeyi kastetmiştim.
- Aslında, başka bir şey demek istemiştim.
Tom ne demek istediğini söyledi.
Muhtemelen Tom'un demek istediği odur.
Belki Tom'un kastettiği şey budur.
Olmayınca olmuyor.
Söylemek istediğim şey o değildir.
Tom'un herhangi bir zarar kastettiğinden şüpheliyim.
Tom'un onu kastettiğini sanmıyorum.
Söylemek istediğim şey o değildir.
Demek istediğim şey tam olarak bu değil.
Tom'un demek istediği şeyin bu olmadığından eminim.
kitaplar yavaş yavaş okunmak içindir,
Ben onu şaka olarak söylemiştim.
Tom tam olarak söylediğini demek istedi.
Onun ne demek istediğini anladın mı?
Hayır, demek istediğim o değil!
- Bu benim için çok anlama geliyordu.
- Bu benim için çok şey ifade ediyordu.
Planların değiştirilmesi amaçlanmaktadır.
Bunu bir iltifat olarak düşündüm.
Daha önce söylediğimi kastettim.
Asla onu yapmayı düşünmedim.
Asla Tom'u incitmeyi düşünmedim.