Translation of "Highest" in Turkish

- What's Germany's highest mountain?
- What is Germany's highest mountain?

Almanya'nın en yüksek dağı hangisidir?

- Who made the highest score?
- Who got the highest score?

En yüksek skoru kim aldı?

The highest performing computer

En yüksek performansı olan bilgisayar

What's Germany's highest building?

Almanya'nın en yüksek binası hangisidir?

It's Germany's highest mountain.

Bu Almanya'nın en yüksek dağı.

Who's the highest bidder?

En yüksek teklif veren kim?

- What's the world's highest mountain?
- What's the highest mountain in the world?

- Dünyanın en yüksek dağı hangisi?
- Dünyanın en yüksek dağı hangisidir?

Security at the highest level

güvenliği en üst düzeyde

Tom played his highest card.

- Tom en büyük kartını oynadı.
- Tom en büyük kozunu oynadı.

What's the world's highest mountain?

Dünyanın en yüksek dağı hangisi?

- We have given your order highest priority.
- We've given your order highest priority.

Siparişinize en büyük önceliği verdik.

- Mount Elbrus is the highest mountain in Europe.
- Elbrus is Europe's highest mountain.

Elbruz Dağı Avrupa'nın en yüksek dağıdır.

[in Spanish] It's the highest rank

Ulaşılabilecek en üst seviye

It represents the highest possible position  

Mümkün olan en yüksek askeri otoriteyi

The highest since the Great Depression.

Büyük Buhran’dan beri en yüksek oran.

The Zugspitze is Germany's highest mountain.

Zugspitze Almanya'nın en yüksek dağıdır.

Marius is the highest of all.

Hepsinin en uzunu Marius'tur.

- Mt. Everest is the highest peak in the world.
- Mount Everest is the world's highest peak.

- Everest Dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.
- Everest dağı dünyanın en yüksek zirvesidir.

Body temperature is highest in the afternoon.

Vücut sıcaklığı öğleden sonra en yüksek düzeydedir.

Their goods are of the highest quality.

Onların malları en yüksek kalitedir.

And ending up on the highest C.

en yüksek Do ile bitecek şekilde.

You scored the highest in the class.

Sınıfta en yüksek puanı aldın.

Behaviour is the highest form of preaching.

Davranış vaazın en yüksek biçimidir.

It's the highest building in this city.

Bu şehirde en yüksek yapıdır.

Where is the highest point on earth?

Dünyadaki en yüksek nokta neresi?

Which is the highest mountain in Japan?

Japonya'daki en yüksek dağ hangisidir?

What is the highest point in Kansas ?

Kansas'taki en yüksek nokta nedir?

Denali is highest peak in North America.

Denali Kuzey Amerika'da en yüksek tepedir.

highest suicide rate, per capita, in the world.  

en yüksek ikinci intihar oranına sahip.

The university conferred its highest degree on him.

Üniversite ona en yüksek dereceyi bahşetti.

Mount Elbrus is the highest mountain in Europe.

Elbruz Dağı Avrupa'nın en yüksek dağıdır.

He got the highest grade on the exam.

Sınavda en yüksek notu aldı.

What is the highest mountain in North America?

Kuzey Amerika'daki en yüksek dağ hangisi?

Mount Fuji is the highest mountain in Japan.

Fuji Dağı, Japonya'daki en yüksek dağdır.

It is the highest mountain in the world.

- O, dünyadaki en yüksek dağdır.
- Dünyanın en yüksek dağıdır.

Everest is the highest mountain in the world.

Everest dünyanın en yüksek dağıdır.

That is the highest mountain in the world.

O, dünyadaki en yüksek dağdır.

Grandmaster is the highest achievable title in chess.

Büyükusta satrançta en yüksek ulaşılabilir unvandır.

The highest wisdom is that of the heart.

En yüksek bilgelik kalbinkidir.

Mount Kilimanjaro is the highest mountain in Africa.

Kilimanjaro dağı, Afrika'nın en yüksek dağıdır.

Tom got the highest grade on today's test.

Tom bugünkü sınavda en yüksek notu aldı.

They have a thriving middle class and the highest

Gelişmekte olan bir orta sınıfa ve

I thought the highest mountain in Tsuyama was Takiyama.

Tsuyama'da en yüksek dağın Takiyama olduğunu düşündüm.

Mt. Everest is the highest peak in the world.

Everest dünyanın en yüksek zirvesidir.

What's the name of the highest mountain in Germany?

Almanya'daki en yüksek dağın adı nedir?

We know what the Philippines' highest mountain is called.

Filipinlerin en yüksek dağına ne denildiğini biliyoruz.

This is the highest selling book of the month.

Bu, ayın en çok satan kitabı.

This mountain is among the highest in the world.

Bu dağ dünyanın en yüksekleri arasındadır.

Mt. Everest is the highest mountain in the world.

Everest Dağı dünyadaki en yüksek dağdır.

The highest tide in the world is in Canada.

Dünyadaki en yüksek gelgit Kanada'dadır.

What is the highest level of school you completed?

Eğitim düzeyiniz nedir?

- What's the name of the highest mountain in that country?
- What is the name of the highest mountain in that country?

O ülkede en yüksek dağın adı nedir?

- The peak of Mt. Everest is the highest place in the world.
- Mount Everest's summit is the highest spot in the world.
- The peak of Mount Everest is the highest spot in the world.

Everest dağının doruk noktası dünyada en yüksek noktadır.

With the full moon, the tide is at its highest.

Dolunayla birlikte... ...gelgit suları en yükseğe çıkar.

Steel production of the year was the highest on record.

O yılın çelik üretimi kaydedilenin en yükseğiydi.

Here at Siemens, we insist on the very highest quality.

Burada Siemens'te, biz en yüksek kalitede ısrar ediyoruz.

The U.S. incarceration rate is the highest in the world.

ABD'nin hapse girme oranı dünyada en yüksektir.

Avengers: Endgame, officially the highest-grossing movie of all time.

Avengers: Endgame, bütün zamanların en yüksek hasılatını yapan film oldu.

Mount Olympus is the highest mountain in the solar system.

Olimpos Dağı güneş sistemindeki en yüksek dağdır.

The Mont Blanc is the highest mountain in the Alps.

Mont Blanc Alpler'de en yüksek dağdır.

Mount Everest's summit is the highest spot in the world.

Everest Dağı'nın zirvesi dünyadaki en yüksek noktadır.

The report notes the highest hunger rates are in Africa.

Rapor en yüksek açlık oranlarının Afrika’da olduğunu belirtiyor.

And whoever got the highest score would be the class monitor.

ve en yüksek puanı alan kişinin sınıf başkanı olacağını söyledi.

It represents the highest possible position of military authority – authority symbolised

Mümkün olan en yüksek askeri otoriteyi temsil eder - bir mareşalin sopasıyla

Mt. Fuji, the highest mountain in Japan, is 3,776 meters high.

Japonya'daki en yüksek dağ olan Fuji Dağı, 3776 metre yüksekliğindedir.

This product has been designed with the highest concern for safety.

Bu ürün güvenlik için en yüksek kaygı ile tasarlanmıştır.

The U.S. gun ownership rate is the highest in the world.

ABD'deki silah sahiplik oranı, dünyanın en yükseğidir.

I don't know who has the highest authority in Japanese grammar.

Japonca dilbilgisinde kimin en yüksek otoriteye sahip olduğunu bilmiyorum.

What's the country with the highest population density in the world?

Dünyanın en yüksek nüfus yoğunluğuna sahip ülkesi nedir?

Brazil has one of the highest crime rates in the world.

Brezilya dünyadaki en yüksek suç oranlarından birine sahiptir.

Tom Jackson is one of the world's highest-priced tax consultants.

Tom Jackson dünyanın en yüksek fiyatlı vergi danışmanları biridir.

Tom got an award for the highest sales at his company.

Tom şirketindeki en yüksek satış için ödül aldı.

What mountain do you think is the second highest in Japan?

Japonya'da ikinci en yüksek dağın hangi dağ olduğunu düşünüyorsunuz?

The highest amount of points possible on reports is 10 points.

Raporlarda mümkün olan en yüksek puan 10 puandır.

What is the capital of the state with the highest elevation ?

En yüksek irtifası olan devletin başkenti neresidir?

He got an award for the highest sales at his company.

Şirketinde en çok satışı o gerçekleştirdiği için ödül aldı.

The quality of higher education must answer to the highest international standards.

Yükseköğretimin kalitesi en üst uluslararası standartlarda olmalıdır.

Antennas should be placed on the highest part of the building, preferably.

Antenler tercihen binanın en yüksek kısmına yerleştirilmeli.

The peak of Mt. Everest is the highest place in the world.

Everest dağı dünyadaki en yüksek yerdir.

From a literary perspective, the book is not at the highest level.

Edebi açıdan bakıldığında, kitap en üst düzeyde değil.

What is the state with the highest elevation in the United States ?

Amerika Birleşik Devletlerinde en yüksek irtifaya sahip devlet hangisidir?

At around 10%, Germany has the highest rate of vegetarianism in Europe.

Almanya % 10 civarındaki oranıyla Avrupa'daki en yüksek vejetaryenlik oranına sahiptir.

And I actually got one of the highest grades in the entire class.

Sınıftaki en yüksek notlardan birini aldım.

It’s major tourist destination with the largest economy and even the highest mountain

İle büyük turistik yer en büyük ekonomi ve hatta en yüksek dağ

And yes, all of them have important connections with the highest level politicians.

Ve evet, hepsi en yüksek seviyedeki yüksekteki politikacılarla ilişkileri vardı.

The highest form of ignorance is to reject something you know nothing about.

Cahilliğin en yüksek formu, hakkında hiçbir şey bilmediği bir şeyi reddetmektir.

Detroit has one of the highest levels of gun violence in the world.

Detroit dünyada silah şiddetinin en yüksek seviyelerinden birine sahiptir.

The Dominican Republic has achieved one of the highest growth rates in Latin America

Dominik Cumhuriyeti birini başardı Latin Amerika'daki en yüksek büyüme oranları

They have climbed the highest mountains and walked on the floor of the seas.

Onlar en yüksek dağlara tırmanıp denizlerin tabanında yürüdüler.

- This is the tallest tower in Japan.
- This is the highest tower in Japan.

- Bu, Japonya'nın en yüksek kulesi.
- Bu Japonya'da en yüksek kule.
- Bu, Japonya'daki en yüksek kuledir.

- Mt. Fuji is the highest mountain in Japan.
- Mt. Fuji is Japan's tallest mountain.

Fuji Dağı Japonya'nın en yüksek dağıdır.

- The Mont Blanc is Europe's tallest mountain.
- The Mont Blanc is Europe's highest mountain.

Mont Blanc Avrupa'nın en yüksek dağıdır.

In 2009, Korea suffered the dishonor of having the highest suicide rate amongst OECD countries.

2009'da, Kore, OECD ülkeleri arasında en yüksek intihar oranına sahip olma onursuzluğunu yaşadı.

As well as one of the 10 highest per capita incomes in all of Latin America.

kişi başına en yüksek 10 Latin Amerika'nın tüm gelirleri.